Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/1180 Esas 2015/7565 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1180
Karar No: 2015/7565
Karar Tarihi: 06.05.2015

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/1180 Esas 2015/7565 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/1180 E.  ,  2015/7565 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1-3(b), 52/2-(4), 53/6. maddeleri gereğince mahkûmiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik incelemeye, kusur durumuna ve teşdiden ceza tayinine; katılan vekilinin ise ceza miktarına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Hükmün esasını oluşturan kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 6 numaralı bendinde olayın oluş şekli ve sanığın kusur durumu gözönüne alınarak sanık hakkında TCK"nın 53/6. maddesinin uygulanmasına takdiren yer olmadığına karar verilmesine rağmen, hüküm fıkrasının 7 numaralı bendinde sanık hakkında TCK" nın 53/6. maddesi gereğince sürücü belgesinin takdiren 1 yıl süreyle geri alınmasına karar verilerek çelişkiye düşülmesi,
    2-Sanık, bozma ilamından önce kendisini bir müdafi ile temsil ettirmesine ve sunulan vekaletname uyarınca vekilin, sanığın müdafii olarak kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen savunma hakkını kısıtlayacak şekilde müdafiinin bozma ilamından sonraki duruşmalardan haberdar edilmemesi ve gerekçeli karar başlığında sanık müdafiinin gösterilmemesi,
    3-Adli sicil kaydının yapılan incelemesinde sabıkasız olan ve dosyaya yansıyan olumsuz bir tutum ve davranışına da rastlanmayan sanık hakkında geçmişi, sosyal ilişkileri ve cezanın geleceği üzerinde olası etkileri şeklindeki çelişkili gerekçelerle takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması,
    4-Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    5-Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında yasal dayanak olan TCK"nın 52/4. maddesinin gösterilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.