18. Ceza Dairesi Esas No: 2016/6305 Karar No: 2016/14910 Karar Tarihi: 26.09.2016
Kişilerin huzur ve sükunun bozma - konut dokunulmazlığını ihlal etme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/6305 Esas 2016/14910 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık kişilerin huzur ve sükunun bozma ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından mahkumiyetleri hüküm altına alındı. Temyiz isteğinin reddedilmesi sonrasında yapılan incelemelerde, sanık tarafından işlenen suçların kanıtlarla sabit olduğu ve yasalara uygun bir şekilde yargılama sürecinin işlendiği belirtilmiştir. CMK'nın 231/11. maddesinde yer alan düzenleme ile ilgili olarak mahkemece yapılan yeniden değerlendirme sonucunda, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında önceki hükmün aynen açıklanması kararı alınmıştır. Kanun maddesi; \"Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir\" şeklinde açıklanmaktadır.
18. Ceza Dairesi 2016/6305 E. , 2016/14910 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Kişilerin huzur ve sükunun bozma, konut dokunulmazlığını ihlal etme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen kişilerin huzur ve sükununu bozma ve konut dokunulmazlığını ihlal etme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, CMK"nın 231/11. maddesinde yer alan, “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir” şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki hapis cezalarının paraya çevrilmesi yerinde değilse de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı, Anlaşıldığından, sanık ..."nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 26/09/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.