Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4542
Karar No: 2019/1255
Karar Tarihi: 18.02.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/4542 Esas 2019/1255 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, davacıların davalı şirketin ortakları olduğu ve şirket tarafından kendilerine ödeme yapılmadığı iddiasıyla alacak davası açtığını belirtiyor. Mahkeme, daha önce yapılan ödemeler nedeniyle davacıların davalı şirkete ödünç olarak verdiği tüm paranın ödendiğine hükmediyor ancak kâr payı alacaklarının talep edildiğini belirtiyor. Mahkeme, kâr payı alacaklarına ilişkin yapılan ödeme bulunmadığından konusuz kalan dava hakkında hüküm verilmesine karar verilmediğini belirtiyor. Mahkeme, davacıların faiz talebinin dava konusu olmadığını iddia ederek reddediyor ve davanın konusuz kalan kısmı için davacı yararına maktu vekalet ücretine hükmediyor. Mahkeme kararında, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra parayla ölçülebilen bir davanın konusuz kalması durumunda nispi vekalet ücretinin uygulanacağına dair A.A.Ü.T’nin 6. maddesi de belirtiliyor. Kararda, davalı şirketin yararına bozulmasına hükmedilirken, davacı tarafın yararına bozulması gerektiği belirtiliyor. Kanun maddeleri olarak, A.A.Ü.T’nin 6. maddesi kararda detaylı olarak açıklanmıştır
11. Hukuk Dairesi         2017/4542 E.  ,  2019/1255 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... .... Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 05/05/2017 tarih ve 2016/149-2017/417 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili ve davalı şirket vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerinin ve davalı şahısların davalı şirketin ortağı olduklarını, davalı ortakların yüksek hisselerine dayanarak müvekkillerinin haklarını ve menfaatlerini bertaraf etme niyeti ile hareket ettiklerini, müvekkili ...’ın şirkete 400.000,00 TL borç verdiğini ancak, şirketçe bu alacağının kendisine ödenmediğini, şirket ortaklar kurulunun geçerli bir sebep olmadığı halde kâr payı dağıtmadığını ileri sürerek, davacı ..."ın şirketten olan alacağından şimdilik ....000 TL"nın, 2007, 2008 ve 2009 yılları kâr paylarından ... için şimdilik 5.000"er TL"nın, ... için şimdilik 1.000"er TL"nın temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, .../03/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini toplam 321.033,20 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şahıslar hakkındaki dava yönünden verilen 29.09.2014 tarihli kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği gerekçesiyle adı geçen davalılar yönünden yeniden hüküm tesisine yer olmadığına, davalı şirket hakkındaki alacak davasına konu meblağın tamamının yargılama sırasında ödendiği, ödeme yapıldığının davacıların da kabulün de olduğu, davacılar vekilinin faiz talebinin dava konusu hususlardan olmadığı gerekçesiyle, davalı şirket hakkındaki dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına ve davalı şirketin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin aşağıdaki (...) no"lu bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    ...- Dava, davalı şirkete ödünç verilen paranın ve kâr payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davadan sonra yapılan ödemeler neticesinde, davacı ...’ın davalı şirkete ödünç olarak verdiği tüm paranın ödendiği, bu itibarla davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Ancak, yukarıda yapılan özetten de anlaşıldığı üzere, işbu davada şirkete ödünç olarak verilen paranın tahsili yanında davacıların şirketten olan kâr payı alacaklarının tahsili de talep edilmektedir. Davadan sonra yapılan ödemeler davacı ...’ın şirkete ödünç olarak verdiği paralara ilişkin olup, kâr payı alacağına yönelik olarak yapılan bir ödeme bulunmamaktadır. Bu nedenle kâr payı alacaklarının tahsiline ilişkin davanın konusuz kaldığından söz edilemez. Bu durumda, mahkemece, kâr payı alacağının tahsiline ilişkin dava bakımından yargılamaya devam edilip, bu hususta, uyulmasına karar verilen Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, işbu talep hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, hükmün davalı şirket yararına bozulması gerekmiştir.
    ...- Davacılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince, davacılar vekili, 22.03.2017 tarihli celsede, huzurdaki davayı, müvekkili ...’ın şirkete ödünç olarak verdiği paranın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsili talebine ilişkin olarak açtıklarını, yapılan ödemeler neticesinde asıl alacağının tamamının tahsil edildiğini ancak faize ilişkin bir ödeme yapılmadığını, davaya faiz alacaklarının tahsili bakımından devam edilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacılar vekilinin talebi doğrultusunda faiz alacağı bakımından davaya devam edilip, sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, faizin işbu davanın konusu olmadığından bahisle bu talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davacı ... yararına bozulması gerekmiştir.
    4-Öte yandan, mahkemece, davanın konusuz kalan kısmı bakımından davacı ... yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmişse de, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 6. maddesi, “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücreti sözleşmelerinde uygulanmaz.” hükmünü haizdir. Bu durumda, mahkemece, şirkete ödünç olarak verilen paranın tahsiline ilişkin davanın parayla ölçülebilen bir dava olduğu ve davanın ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra konusuz kaldığı gözetilerek, kendisini vekille temsil ettiren davacı ... lehine yürürlükteki tarife hükümlerine göre nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken adı geçen yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün anılan nedenle de davacı ... yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (...) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı şirket yararına bozulmasına, (...) ve (4) no"lu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı ... yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davacı vekili ve davalı şirket vekiline iadesine, 18/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi