16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10848 Karar No: 2020/686 Karar Tarihi: 04.02.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10848 Esas 2020/686 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan dolayı verilen mahkumiyet kararının istinaf başvurusunu esastan reddetti. Sanığın SEGBİS yöntemi ile savunmasının alınmasının savunma hakkını kısıtladığı iddiasının dosya kapsamından anlaşılmadığı belirtildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun elde edildiği ve hükme esas alınan tüm iddia ve savunmaların tartışıldığı ifade edildi. Vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandığı vurgulandı. Mahkeme, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1-2, 58/9, 63/1. maddeleri uyarınca verilen kararın esastan reddine karar verdi.
16. Ceza Dairesi 2019/10848 E. , 2020/686 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53/1-2, 58/9, 63/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosya içerisine göndermiş olduğu temyiz dilekçesinde sanık; "SEGBİS yöntemi ile savunmasının alınmasının" savunma hakkının kısıtladığını ileri sürmüşse de, incelenen dosya kapsamından sanığın, yargılamanın hiçbir aşamasında bu hususta itirazda bulunmadığının anlaşılması karşısında, bu yöndeki itirazı sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.