Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16708 Esas 2018/1445 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16708
Karar No: 2018/1445
Karar Tarihi: 22.03.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16708 Esas 2018/1445 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının herhangi bir alacağı olmadığı halde kendisine icra takibi başlattığını ve borçlu olduğunu iddia etti. Davalı ise ticari ilişkileri nedeniyle davacıya borçlu olduğunu savundu. Mahkeme, davalının alacağını senetle ispat edememesi nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verdi. Mahkeme, davalının kötü niyet tazminatı talebi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verdi. Hüküm, temyiz edildi ancak yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hüküm onandı. Kararda HMK 200 ve devamı maddeleri belirtilmiştir. Bu maddeler, senetle ispat yükümlülüğünü düzenlemektedir.
19. Hukuk Dairesi         2016/16708 E.  ,  2018/1445 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalının herhangi bir alacağı olmamasına rağmen davacı aleyhine ... İcra Müdürlüğü’ nün 2014/62 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibin usulsuz tebligat yapılarak kesinleştirildiğini, taraflar arasında bir ticari ilişkisi olmadığı gibi herhangi bir borç alacak ilişkisinin de bulunmadığını ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine ve davacıdan 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davacının kuyumculuk yaptığını, taraflar arasında uzun süredir devam eden altın alış verişinden kaynaklı ticari ilişki bulunduğunu, davacıya 770 adet cumhuriyet altını karşılığı olan 462.000,00 TL’ yi vermesine rağmen altınların kendisine teslim edilmediğini, dava konusu alacağın bu ticari ilişkiden doğduğunu belirterek, davanın reddini ve davacının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davacının taraflar arasındaki sözleşme ilişkisini inkar ettiği, davalının alacağını HMK 200 ve devamı maddelerinde belirtilen senetle ispat etmekle yükümlü olmasına rağmen alacağını senetle ispat edemediği gerekçesiyle, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalı alacaklının alacağını tahsil etmek için yapmış olduğu ilamsız takipte senetle ispat sınırının aşılması nedeniyle haksız ve kötü niyetli davrandığından bahsedilemeyeceğinden kötü niyet tazminatı talebinin ve kişilik haklarına ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden taraflardan alınmasına, 22/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.