Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/1926 Esas 2020/163 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1926
Karar No: 2020/163
Karar Tarihi: 08.01.2020

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/1926 Esas 2020/163 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkum olduğunu ve hükmün kanuni sınırlar içinde tayin edildiğini belirledi. Ancak, nitelikli cinsel saldırı suçundan da mahkum olduğu halde mağdurun şikayetçi olmadığı için kamu davasının düşmesi gerekirken mahkumiyet hükmü kurulmasının hukuka aykırı olduğuna karar verdi. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 36. maddesinde yer alan gönüllü vazgeçme düzenlemesi de göz önünde bulundurularak, sanığın eylemi cinsel saldırı suçunu oluşturduğu ve kamu davasının düşmesi gerektiği sonucuna varıldı. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 36. ve 102/1. maddeleri olarak belirtilmiştir.
14. Ceza Dairesi         2016/1926 E.  ,  2020/163 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyet

    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; isnat edilen suçun sanık tarafından işlendiğinin belirlendiği, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşılmakla, sanık müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz talebinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
    Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Mağdurenin aşamalardaki beyanları, savunma ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında sanığın, olay tarihinde kapısı kilitli odada bulundukları sırada nitelikli cinsel saldırı eylemine yönelik başladığı icrai hareketlerini sonuna kadar götürebilme imkanı bulunduğu halde mağdurenin aşılabilir mukavemeti dışında ciddi bir engel neden olmaksızın kendiliğinden eylemine son verdiği, 5237 sayılı TCK"nın 36. maddesinde yer alan gönüllü vazgeçme düzenlemesi de gözetildiğinde mevcut haliyle eylemin aynı Kanunun 102/1. maddesinde düzenlenip, şikayet üzerine takip edilen cinsel saldırı suçunu oluşturduğu ve mağdurenin kovuşturma evresinde alınan 08.03.2011 tarihli beyanında sanıktan şikayetçi olmadığını belirttiği anlaşıldığından, vaki şikayet yokluğu nedeniyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı
    CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.