Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve eşya alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (kadın)"ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı (kadın) vekili 19.09.2013 tarihli oturumda eşya alacağı yönünden aynen iade talebi olmadığını, sadece bedel talep ettiklerini beyan etmiştir. Davalı-davacı (kadın) vekilinin talebi doğrultusunda eşyaların bedeline hükmedilmesi gerekirken, mümkünse aynen iadelerine, mümkün değilse bedellerinin davacı-davalı (koca)"dan alınarak davalı-davacı (kadın)"a verilmesi yönünde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus hakkında yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç bulunmadığından hükmün bu bölümünün düzeltilmesi uygun bulunmuştur (HUMK.md.438/7). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple hükmün B bendinde yer alan "mümkünse aynen, değilse" sözcüklerinin hükümden çıkarılmasına, hükmün bu bölümünün düzeltilerek, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.29.05.2014 (Per.)