17. Hukuk Dairesi 2019/3629 E. , 2020/5191 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davacı ...’ın sürücüsü ve eşi ...’un yolcusu olduğu araca, davalıların maliki/sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın tam kusurlu olarak çarpması sonucu davacı ...’un daimi malul kaldığını, memur olup işgücü kaybına uğradığını, taksi, ilaç, hastane, eczane ve fizik tedavi gideri olduğunu, ...’a ait aracın pert olduğunu, sigorta şirketinin 6.000,00 TL ödediğini ancak aracın güncel bedeliyle sigorta şirketinin yaptığı ödeme arasında büyük fark olduğunu, davacıların elem çektiğini beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 2.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi, davacı ... için 1.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL manevi tazminatın (davalı ... manevi tazminattan sorumlu değil) kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, zamanaşımı, kesin hüküm, derdestlik, görev ve yetki itirazları olduğunu, davalının kusuru bulunmadığını, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...Ş. vekili, sakatlanma nedeniyle davacı hesabına 33.230,00 TL"nin 28/11/2012 tarihinde, araç hasarı nedeniyle de 6.000,00 TL’nin 01/07/2011 tarihinde ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı ...’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsili ile davacı ...’a ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, davacı ...’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsili ile davacı ...’a ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14/11/2017 gün ve 2014/13543 Esas 2017/10528 karar sayılı ilamı ile "uyuşmazlığın asliye ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği" gerekçesiyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında görevli mahkemece davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı ...’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 4.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsili ile davacı ...’a ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, davacı ...’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsili ile davacı ...’a ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekilinin dava dilekçesi ile sunduğu 01.10.2012 tarihli ... Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu Raporu"nda %8 oranında (Cervical vertebra fraktürü) özürlü olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece alınan 21.05.2014 tarihli ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı maluliyet raporunda; davacının fonksiyonel ve anatomik bir arazası saptanmadığından vücut genel çalışma gücünü kaybetmediği ve 2 ay süre ile iş görmezlik halinde kaldığı tespit edilmiş olup; davacı vekilinin itirazı üzerine alınan 01/12/2014 tarihli İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu raporunda, davacının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı ve iyileşme süresinin 03/06/2011 tarihinden itibaren 2 (iki) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından temyiz dilekçesi ekinde sunulan 23.05.2019 tarihli Ankara İl Sağlık Müdürlüğü ... Devlet Hastanesi Engellilik Sağlık Kurulu Raporu"nda ise %34 oranında malul olduğu bildirilmekle maluliyet raporları arasında açık bir çelişki oluşmuştur.
Bu durumda mahkemece gerçek zararın belirlenmesi amacıyla, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu"ndan davacının temyiz dilekçesi ekinde sunduğu 23.05.2019 tarihli rapor değerlendirilmek ve şikayetlerin dava konusu kaza ile illiyeti olup olmadığı belirlenmek suretiyle raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davacılar vekilinin sair ve davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair ve davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ..."a geri verilmesine 07.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi