Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16304
Karar No: 2018/1436
Karar Tarihi: 21.03.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16304 Esas 2018/1436 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı bankanın açtığı menfi tespit davasında, davacılar borçlu olmadıklarının tespiti için dava açmışlardır. Davalı banka ise, davacıların çek bedellerine ilişkin sorumluluk tutarlarını ödemeleri gerektiğini savunmuştur. Yapılan yargılama ve bilirkişi raporu sonucunda, davacıların borcu olmadığı ve davalı bankanın çek bedellerini davacılardan talep edemeyeceği kararına varılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Kanunu, Madde 609
- Ticari İşlemlerde Taşıma Senetleri Hakkında Kanun, Madde 15
- Ticari İşlemlerde Çek Kanunu, Madde 4, Madde 5, Madde 17
19. Hukuk Dairesi         2016/16304 E.  ,  2018/1436 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacılar vekili, davalı banka tarafından haklarında ... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2009/3980 Esas sayılı dosya ile takip açıldığını, takipteki çek bedellerine ilişkin sorumluluk tutarlarına ilişkin talebin yersiz olduğunu ,davacıların hesabında davalıca bankaca bloke edilmiş olan ve bu taleplerini karşılayacak kadar para bulunduğunu, sorunun davacı bankaca haksız şekilde davacı şirketin hesabındaki paraya el konulmuş olmasından kaynaklandığını ileri sürerek, davacıların borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, aynı konuya ilişkin davacılar tarafından ... İcra Hukuk Mahkemesinde dava açıldığını,davanın kısmen kabulüne karar verilerek kesinleştiğini,bu kararın maddi anlamda kesin hüküm teşkil ettiğini bu nedenle aynı konuya ilişkin tekrar dava açılamayacağını ,teminat mektubunun süresinin dolması nedeniyle bu kısımla ilgili takibin sona erdiğini,çek bedellerine ilişkin olarak ise banka tarafından çekler iade edilmediği müddetçe sorumluluk bedellerinin davacılardan talep edilebileceğini, davacıların tüm çek yaprağı tutarlarını gelir getirmeyen bir hesapta bloke etmek zorunda olduklarını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında genel ve nakdi kredi sözleşmesinden kaynaklanan ilişkilerin olduğu, bu kapsamda çek karnesi ve teminat mektubu alındığı, ipotek verildiği, alınan teminat mektubunun ödenip ipoteğin fek edildiği, davacının davalı banka nezdindeki hesabında 30.033,09-TL"nin blokeli bulunduğu, davacının davalı-alacaklı bankaya borcunun bulunmadığı, çek bedellerinin ve ihtar masrafının davacı bankaca mahsubu halinde dahi davacı borçlu tarafın davalı bankadan 12.234,14-TL alacaklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı kefil ..."nun imzalamış olduğu genel kredi sözleşmesinde kefilin gayrı nakdi kredilerin deposundan sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle kendisinden gayrı nakdi kredinin deposu istenemeyeceğinden davanın kabulü bu gerekçeyle olması gerekirken yazılı şekilde kabulü yerinde değil ise de sonucu itibariyle doğru olan karara yönelik davalı temyizinin kefil ... yönünden reddine,
    2-Davalı bankanın asıl borçluya yönelik temyizine gelince ,davalı banka sözleşmenin 20.maddesine göre teminat almak hakkına sahip olup kredi borcunun muaccel hale getirilmesinden sonra teminata mutlaka başvuracağı yönünde bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durum rehinden farklıdır. Hal böyle olunca davalı bankanın asıl borçludan depo talebi hakkı bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Davalı bankanın (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi