7. Ceza Dairesi Esas No: 2014/24062 Karar No: 2016/3662 Karar Tarihi: 15.03.2016
5607 sayılı Yasaya Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/24062 Esas 2016/3662 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na aykırı davranmak suçundan hüküm giyen sanık hakkında, hükmolunan hapisten çevrili adli para cezasının taksitle tahsiline karar verilirken bu kararın yasalara aykırı olduğunu belirtti. Sanığın usulüne uygun katılma talebinin olmadığı ve mahkemece katılmasına karar verilmediği için malen sorumlu vekilinin nakil aracının müsaderesine yönelik temyiz incelemesi reddedildi. Ancak, nakil vasıtasının müsaderesi kararı yönünden Hakkaniyet konusunun tartışılması gerektiği açıklandı. Mahkeme müsadere şartlarının oluştuğu kabul edilse dahi, ele geçen kaçak eşyanın ve nakil aracının müsaderesinin hakkaniyete uygun olup olmadığı konusu tartışılmadan müsadere kararı verilmesi nedeniyle bozma kararı verildi. Kanun maddeleri: 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 13. maddesi, 5237 Sayılı TCK'nın 52/4, 50/6 ve 54. maddeleri, 5275 sayılı Yasa'nın 109. Maddesi ve Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Tüzük'ün 51. maddesi.
7. Ceza Dairesi 2014/24062 E. , 2016/3662 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Yasaya Muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; I-Malen sorumlu vekilinin nakil aracının müsaderesine yönelik temyiz incelemesinde; Malen sorumlunun usulüne uygun katılma talebinin bulunmadığı gibi mahkemece de katılmasına karar verilmediğinden, temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, II- Sanığın temyizi üzerine yapılan incelemede ise; Dava konusu nakil vasıtasının müsaderesi kararı yönünden Hakkaniyet konusunun tartışılması için Başkan vekili ... ve Üye ..."ın karşı oyları ve oyçokluğu ile karar verilerek yapılan incelemede; 1- Sanık hakkında hükmolunan hapisten çevrili adli para cezasının taksitle tahsiline karar verilirken 5237 sayılı TCK.nun 52/4, 5275 sayılı Yasa"nın 109 ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Tüzüğün 51. maddelerine aykırı olarak sanığın aleyhine ve infaz yetkisini de kısıtlar şekilde adli para cezasının hükmün kesinleşme tarihinden itibaren taksitlendirilmesine karar verilmesi, 2-5237 Sayılı TCK"nun 50/6. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra Cumhuriyet Savcılığınca yapılan tebligata rağmen 30 gün içinde seçenek yaptırımın gereklerine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde mahkemece kısa süreli hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verilmesi gerektiği halde infazı kısıtlayacak şekilde cezanın tamamen infaz edileceğinin ihtarına karar verilmesi ve anılan maddenin hükümde 52/6 olarak yazılması, Yasaya aykırı, sanığın ve malen sorumlu vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesi gereğince, 1-Hükmün 7. bendinden " kararın kesinleşmesinden itibaren " ifadesinin çıkarılması, 2-Hükümden "52/6" ibaresinin çıkarılarak yerine "50/6" ibaresinin eklenmesi, hükmün 2. fıkrasının son bendine yer alan "kısa süreli hapis cezasının" ifadesinden sonra gelmek üzere "kısmen veya" ifadesinin eklenmesi ve diğer kısımlarının aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.03.2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Araç üzerinde hazırlıkta inceleme yapılmış, makina mühendisi bilirkişi tarafından sunulan 05/03/2012 havale tarihli raporda araçtaki bölmenin gizli bölme olduğu ve aracın orijinalliğini bozduğu belirtilmiş ise de, mahkemece "gizli bölme bulunduğu" gerekçesiyle nakil aracının müsaderesine karar verilirken hakkaniyet hususu da tartışılmamıştır. 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 13. maddesi gereğince kaçak eşya taşınmasında bilerek kullanılan veya kullanılmaya teşebbüs edilen her türlü taşıma aracının; 1)Kaçak eşyanın suçun işlenmesini kolaylaştıracak veya fiilin ortaya çıkmasını engelleyecek şekilde özel olarak hazırlanmış gizli tertibat içinde saklanmış veya taşınmış olması, 2)Kaçak eşyanın taşıma aracı yüküne göre miktar veya hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturması veya naklinin bu aracın kullanılmasını gerekli kılması, 3)Kaçak eşyanın yurda girmesi yasak veya toplum veya çevre sağlığı açısından zararlı maddelerden olması şartlarından en az birinin gerçekleşmesi hâlinde 5237 sayılı TCK"nın 54. maddesi gereği nakil aracının iyi niyetli üçüncü kişilere ait olmaması şartıyla ve müsaderenin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğurmayacağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırılık teşkil etmeyeceği takdir edildiğinde müsadereye hükmedilecektir. Açıklanan nedenlerle, müsadere şartlarının oluştuğu kabul edilse dahi, ele geçen kaçak eşyanın ve nakil aracının müsaderesinin hakkaniyete uygun olup olmadığı konusu tartışılmadan müsadere kararı verilmesi nedeniyle bozma kararı verilmesi gerektiğini düşünmekteyiz.