20. Ceza Dairesi 2019/1979 E. , 2019/6031 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : KOCAELİ 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Suç tarihindeki CMK"nın 139. maddesi uyarınca, gizli soruşturmacı örgütle ilgili her türlü araştırmada bulunmak ve bu örgütün faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili delilleri toplamak için görevlendirilir. Oysa mevcut olayda örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen uyuşturucu madde ticareti yapma suçu bulunmamaktadır ve suç tarihinde CMK"nın 139/4. maddesine göre örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmeyen suçlarda gizli soruşturmacı görevlendirilmesi mümkün değildir. 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 6763 sayılı Kanun"un 27. maddesiyle yapılan değişiklikle örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediğine bakılmaksızın uyuşturucu madde ticareti yapma suçu CMK"nın 139. maddesindeki katalog suçlar arasında yer almıştır. Dosya içinde sanıklar hakkında CMK"nın 140. maddesine uygun olarak teknik araçlarla izlemeye ilişkin bir karar da bulunmamaktadır. Buna rağmen teknik araçlarla izleme, görüntü ve ses kaydı alma işlemi yapıldığı anlaşılmış olup, mahkemece olayların sübutu gizli soruşturmacının faaliyetleri ile teknik izlemeye dayandırılmıştır.
CMK’nın 217. maddesine göre; yüklenen suç, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir. Hukuka uygun olmayan delillere dayanılarak sübuta gidilmesi mümkün değildir.
Mevcut olayda, gizli soruşturmacıların aynı zamanda kolluk görevlisi olması halinde görevlinin “suçu ve failini belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusundaki genel görevi kapsamında, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmese de, uyuşturucu ticareti yapma suçu ile ilgili olarak delil toplayabileceği, bu bağlamda gizli soruşturmacıların kolluk görevlisi olup olmadıklarının tespiti ile kolluk görevlisi iseler tanık olarak dinlenmeleri ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
2- Dosya içerisinde sanıklar hakkında CMK"nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin bir karar bulunmadığı anlaşılmakla; sanıklar hakkında 5271 sayılı CMK"nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin verilmiş bir kararın bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise hukuki denetime olanak sağlayacak şekilde aslı veya onaylı örneği gösterilerek bu dosya içine konulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.04.2015 tarih, 2014/462 esas, 2015/135 karar ve 2014/848 esas, 2015/136 karar sayılı kararlarında da bahsedildiği üzere; gizli soruşturmacı tarafından sanıklar.....’dan birden fazla kez uyuşturucu madde satın alınmasının, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir "alım-satım" söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanıklar ....ın cezasının TCK"nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
4-11.06.2013 tarihli olaya ilişkin ele geçen madde ile ilgili Adli Tıp Kurumu veya Kriminal Polis Laboratuvarından alınmış ekspertiz raporlarının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından bu maddelerin "uyuşturucu madde niteliğini taşıyıp taşımadığına" ilişkin uzmanlık raporları var ise aslı yada onaylı örnekleri yok ise maddelerin temini ile "uyuşturucu madde niteliğini taşıyıp taşımadığına" ilişkin uzmanlık raporu aldırılarak sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmaya dayalı hükümler kurulması,
5-Suç tarihleri “16.0.2013 ( Sanıklar..... hakkında), 06.05.2013 ( Sanık ... hakkında),11.06.2013 ( Sanık ... hakkında), 18.07.2013 (Sanıklar ..... hakkında)” olduğu halde gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanık ayrımı yapılmaksızın “2013” yazılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 11.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.