Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1058
Karar No: 2021/4439
Karar Tarihi: 31.05.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/1058 Esas 2021/4439 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme kararı, Kadastro Mahkemesi'nde görülen ve kadastroya itiraz konusu olan bir dava hakkındadır. Yargıtay'ın bozma ilamına uyulduğu ve mahallinde keşif yapıldığı belirtilmektedir. Davacı tarafın taşınmazın kendisine ait olduğu tespit edilmiştir. Ancak, davacının eşi tarafından yapılan satışın hüküm ifade etmediği ve davalı tarafın taşınmaz üzerinde bağımsız olarak 20 yıl süre ile zilyetliğinin olmadığı da belirtilmiştir. Mahkeme, bozma ilamının gereklerini yerine getirmediği ve davanın kabul edilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun ilgili maddeleri olan \"mülkiyetin kazanılması\" ve \"zilyetliğin korunması\" hükümlerine atıfta bulunulmaktadır.
(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2019/1058 E.  ,  2021/4439 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, sağ olmaları halinde senet tanıkları, tespit bilirkişileri ve fen bilirkişinin katılımıyla mahallinde keşif yapılması, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan; çekişmeli taşınmazın Halil tarafından, tarafların bayilerinden hangisine satıldığı, taşınmazın satış tarihinden itibaren kim tarafından ne sıfatla kullanıldığı, taşınmazın ... ... tarafından kullanımın davacı Huriye adına mı yoksa kendi adına mı olduğu, zilyetliğin senet alıcılarına devredilip devredilmediği hususlarında bilgi alınması, beyanlar arasında çıkabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılması, çekişmeli taşınmazın davacıya ait olduğunun belirlenmesi halinde eşi tarafından vekalete dayanmadan 3. kişiye yapılan satışın hüküm ifade etmeyeceği ve davalı tarafından çekişmeli taşınmaz üzerinde bağımsız olarak 20 yıl süre ile zilyetliğin bulunmadığının da göz önünde bulundurulması, taşınmazın öncesinin davalının bayii olan davacının eşi ..."a ait olduğunun anlaşılması halinde ise taşınmazın mülkiyetinin, zilyetliğin devredilmesiyle karşı tarafa geçeceği göz önünde bulundurularak sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, yukarıda özetlenen bozma ilamına uyulmuş ve yapılan araştırma sonucu taşınmazın öncesinin davacı ..."ye ait olduğu belirlenmiş olup, bu yön mahkemenin de kabulünde bulunmaktadır. Ancak her ne kadar çekişmeli taşınmazın, murisinden satış suretiyle intikalen davacı ..."ye geçtiği ve davacı Huriye’nin eşi ... ... tarafından, 23.10.1996 tarihli senetle davalıya satıldığı ve zilyetliğinin devredildiği, yapılan bu satıştan hayatın olağan akışı gereği davacının haberdar olmamasının mümkün olmadığı kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, bozma ilamına uyulmakla taraflar yönünden ilamda belirtilen hususlar yönünden usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi içinde uyulan ilamın gereklerinin yerine getirilmesi zorunlu hale gelir. Somut olayda bozma ilamında davalının satıcısı ..."ın taşınmazdaki zilyetliğinin davacı adına olduğunun anlaşılması halinde " eşi tarafından vekalete dayanmadan 3. kişiye yapılan satışın hüküm ifade etmeyeceği ve davalı tarafından çekişmeli taşınmaz üzerinde bağımsız olarak 20 yıl süre ile zilyetliğin bulunmadığının da göz önünde bulundurulması" gereğine değinildiğine göre Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    31.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi