2. Hukuk Dairesi 2014/3117 E. , 2014/11474 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Bodrum 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
TARİHİ :02.05.2013
NUMARASI :Esas no: 2007/108 Karar no:2013/178
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı koca tarafından, kusur belirlemesi, kadın yararına verilen manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve ziynet alacağı yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarı, nafaka artış oranı, maddi tazminat talebi hakkında hüküm kurulmaması, katkı payı ve alacak taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davalı-karşı davacı kadının temyiz dilekçesi, davacı-karşı davalı koca vekiline 13.11.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Hüküm davacı-karşı davalı tarafından yasada öngörülen (HUMK.md.433/2) 10 günlük süre geçtikten sona 27.11.2013 tarihinde “katılma yolu ile” temyiz edildiğinden davacı-karşı davalının süresinde olmayan temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 01.06.1990 tarih ve 1989/3 esas, 1990/4 karar).
2-Davalı-karşı davacı kadının temyiz itirazlarına hasren yapılan incelemeye gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK.md.174/2) takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
c-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 TBK.md.50 ve 52 ) dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.
d-Davalı-karşı davacı kadın, sondaj kuyusunun açılmasına ve araçlara katkı payına yönelik iddialarında diğer deliller yanında yemin deliline de dayanmıştır. Davalı-karşı davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamıştır. Bu nedenle davalı-karşı davacı kadına yemin teklif etme hakkı bulunduğu hatırlatılarak, teklif edildiği takdirde, usulünce yemine ilişkin yargılama işlemleri yerine getirilerek (HMK.md.227-238) gerçekleşecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
e-Davalı-karşı davacı kadın, babasından miras kalan taşınmazların ve dokuduğu 4 halının koca tarafından satılıp bedelinin harcandığı iddiası ile alacak talebinde bulunmuş olup, bu talep katkı alacağı kabul edilemez. Davalı-karşı davacı kadının bu talebi borçlar hukukunun genel hükümlerine dayalı olup Aile mahkemesi görevli değildir. Davalı-karşı davacının bu talepleri yönünden Asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu düşünülüp görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b, c, d, ve e bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, davacı-karşı davalı kocanın katılma yoluyla temyizinin yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcın yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.05.2014 (Pzt.)