10. Hukuk Dairesi 2015/22488 E. , 2016/9273 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, iş kazası nedeniyle meslekte kazanma güç kaybı oranının tespiti ile artan derece üzerinden gelir bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, işverene karşı açtığı tazminat davasında alınan Adli Tıp Genel Kurul Raporu kapsamında yakalandığı meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezlik derecesinin %36 oranı olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, artış tarihinden itibaren bu belirlenen oran üzerinden gelir bağlanması talebiyle davalı Kuruma başvurmuş, fakat davalı Kurumca gelir talebinin reddinden sonra, eldeki davanın açıldığı anlaşılmakta olup; Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda 5510 sayılı Yasanın 97’nci maddesi kapsamında hak edilen aylıklar bakımından Kuruma 2015 yılı Haziran ayındaki başvurusu kapsamında 01.07.2010 tarihinden itibaren gelirin %36 oranından bağlanması gerektiği ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Sürekli iş göremezlik oranının tespitinde izlenecek yolun 506 sayılı Yasa"nın “Raporlar” başlığını taşıyan 109’uncu maddesinde, (5510/95. madde) bu Kanunun uygulanmasında; sigortalıların sürekli iş göremezlik durumlarının saptanmasında, Kurum sağlık tesisleri sağlık kurullarınca verilecek raporlarda belirtilen hastalık ve arızaların esas tutulacağı, raporları yeterli görülmeyen ilgililerin Kurumca yeniden muayene ettirilebilecekleri, ilgililerin durumlarının tespitinde son muayene raporunun esas tutulacağı, yukarıda belirtilen raporlar üzerine, Kurumca verilen karara ilgililer tarafından itiraz edilirse, durumun Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanacağı yönünde düzenlendiği gözetilerek, söz konusu kurul raporlarının Kurumu bağlayacağı, ancak, diğer ilgilileri bağlamayacağı dikkate alınarak, itiraz halinde Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden alınacak rapora göre karar verilmeli; Yüksek Sağlık Kurulu Raporu ile Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi raporu arasında çelişki bulunması halinde ise, Adli Tıp Genel Kurulundan alınacak raporla bu çelişki giderilip, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Eldeki davada da, davacı hakkında başlangıçtan itibaren bağlanan bir gelirin artış iddiası olduğu ve ilk defa gelir bağlanması talebinin bulunmayıp, iş göremezlik derecesinin arttığı iddiası ile bu artışa göre gelirin de arttırılması talebi ile davanın açıldığı dikkate alındığında davacı hakkında 5510 sayılı Yasa"nın zamanaşımına ilişkin hükümlerinin uygulanması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, tazminat dosyasında alınan raporlarda davacının sürekli iş göremezlik derecesinin başlangıçtan itibaren mi var olduğu yoksa daha sonradan mı arttığı hususu ile sonradan artmış ise artış tarihi ile Kurumca yapılan işlemler ve özellikle Yüksek Sağlık kurulunca alınan kararların Kurum bakımından bağlayıcı olduğu da dikkate alınarak davacının 18.01.2006 tarihinden itibaren gelirin artış kaydıyle yeniden bağlanması talebine dair ayrıntılı bir Adli Tıp Genel Kurulu raporu da aldırılmak suretiyle uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken zamanaşımına ilişkin yanılgılı değerlendirme ve sürekli iş göremezlik derecesine ilişkin olarak eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davacıya ve davalı ..."ne iadesine, 06.06.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.