5. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1406 Karar No: 2019/3617 Karar Tarihi: 27.03.2019
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/1406 Esas 2019/3617 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından şüpheli avukata yönelik yapılan soruşturma sonucu kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş, ancak yapılan itirazın reddine karar verilmiştir. Dosyada, avukatın müşteki tarafından teslim edilen senedi kaybetmesi sonucu, borcu kendi ödeyip \"Borç senedidir\" başlıklı belgeyi müştekiye verdiği ve sonrasında da asılsız isnatlarla şikayet ederek müştekinin mağduriyetine sebebiyet verdiği iddiası yer almaktadır. Kararda, avukatlık görevini kötüye kullanma, güveni kötüye kullanma, zimmet, dolandırıcılık, hakaret ve iftira suçlarından şüpheli olduğuna vurgu yapılmaktadır. Kanun maddeleri olarak 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 58/1 ve 59. maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi belirtilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2019/1406 E. , 2019/3617 K.
"İçtihat Metni"
Avukatlık görevini kötüye kullanma, güveni kötüye kullanma, zimmet, dolandırıcılık, hakaret ve iftira suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/12/2016 tarihli ve 2016/99788 soruşturma, 2016/91948 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin merci Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 22/02/2017 tarihli ve 2017/601 Değişik iş sayılı Kararının; Dosya kapsamına göre, Ankara Barosunda kayıtlı avukat olan şüphelinin, müşteki ...’ın alacaklısı olduğu 21/01/2010 vade tarihli ve 350.000,00 Türk lirası bedelli senede bağlı alacağı icra yoluyla tahsil etmek üzere 2013 yılı Ocak ayı içerisinde şikâyetçiden teslim aldığı hâlde, belirtilen miktarı borçludan haricen tahsil ettikten sonra senedi kaybettiğini müştekiye söylediği gibi, sorumluluktan kurtulmak amacıyla da bahse konu meblağı 15/03/2013 tarihinde ödeyeceğini belirterek "Borç senedidir" başlıklı belgeyi düzenleyip müştekiye verdikten bir müddet sonra, söz konusu belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğine yönelik asılsız isnatlarla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyette bulunarak müştekinin mağduriyetine sebebiyet verdiği iddiasına ilişkin olarak, şüphelinin eylemi görevinden doğan veya görev sırasında işlenmiş bir suç niteliğinde görülerek, hakkında 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 58/1. maddesi uyarınca 06/04/2016 tarihli Olur’la soruşturma izni verildiği, aynı Kanunun 59. maddesine göre Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturmaya ait dosyanın, kovuşturma yapılmasına gerek görülüp görülmeyeceğine karar verilmek üzere, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne gönderilmesi gerekirken, soyut iddia dışında, şüphelinin yüklenen suçu işlediğini gösterir, dava açmaya yeter kanıt ve emare bulunmadığından bahisle genel hükümler uyarınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 22/01/2019 gün ve 94660652-105-06-11044-2017-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdi kılınmakla gereği düşünüldü: Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliğince verilen 22/02/2017 tarihli ve 2017/601 Değişik iş sayılı Kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin mercince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİNE, 27/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.