9. Hukuk Dairesi 2015/14774 E. , 2015/20906 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : .................. İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı vekili tarafından verilen 27.02.2015 havale tarihli dilekçede, Dairemizin 01.10.2014 gün, tarih, 2014/ 23153 E ve 2014/ 28854 K sayılı bozma kararının maddi hataya dayalı olarak verildiği ileri sürülerek kararın ortadan kaldırılması ve hükmün davacı temyizi yönünden bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
Bilirkişi raporunda maddi hata sonucu 01.10.2006- 28.02.2007 tarihleri arasındaki sürenin 5 ay yerine 3 ay olarak dikkate alındığı ve bu husus mahkemece ilk karada düzeltildiği halde bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda verilen kararda yine sürenin 3 ay olarak kabulüne karar verildiği, davacı vekili kararı bu yönden temyiz ettiği halde Dairemizce gözden kaçırılarak hükmün salt davalı yararına bozulduğu anlaşılmakla, Dairemiz bozma kararının ORTADAN KALDIRILMASINA karar verilmiştir.
Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı idareye ait Yapı İşleri Genel Müdürlüğü hizmet binasında 14.06.2006-14.12.2007 tarihleri arasında gece bekçisi olarak çalıştığını, yürürlükte olan TİS"in 61/1 maddesi gereğince vardiya gece zammının ödenmediğini, 69 ve 59.maddeleri gereği hakettiği çalışma ve fazla çalışma sürelerinin karşılığının ödenmediğini ileri sürerek, vardiya gece zammı, gece çalışma ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının .............. Belediyesi Encümen Üyesi olduğundan isteğiyle gece çalışmasına geçtiğini, çalışmalarının fazla çalışma olmadığını, görev kapsamında yapılan çalışmalar olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Mahkemenin ilk kararı Dairemizin 2011/33706 esas 2013/25713 karar sayılı ilamı ile özetle ve sonuç olarak “Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının talep ettiği alacakları hak edip etmediği noktasında toplanmaktadır. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde açıkça gece vardiya zammı ve gece çalışmasında 7.5 saati geçen süre ücretini istemiştir. Başka bir deyişle davacının talebi klasik anlamda fazla çalışma ücreti talebi değildir.Hükme dayanak bilirkişi raporundaki hafta içi çalışma hesabı doğrudur. Ancak davacının nöbetçi olduğu 24 saatlik çalışmaya ilişkin fazla mesai hesaplama tarzı hem talebin niteliğine hem de klasik fazla çalışma hesabına aykırıdır. Davacı sadece gece çalışmasındaki 7.5 saati aşan kısmın zamlı ücretini istediğine göre davacının 24 saatlik çalışma süresindeki gece çalışması 20.00-06.00 saatleri arasında 10 saattir. 10 saatlik çalışmanın 7.5 saati normal çalışma olup, kalan 2.5 saatlik kısım TİS in 60/2 maddesi uyarınca % 75 zamlı hesaplanmalıdır. Mahkemece hatalı hesaplamaya dayanan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi isabetsizdir.”gerekçesiyle bozulmuştur.
D)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme bozma ilamına uymuş, bozma doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmış ve buna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
E) Temyiz:
Kararı taraflar yasal süresi içerisinde temyiz etmişlerdir.
F) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Mahkemece alınan ilk bilirkişi raporunda, 01.10.2006- 28.02.2007 tarihleri arasındaki süre 3 ay olarak dikkate alınmış ve buna göre fazla çalışma hesabı yapılmıştır. Mahkemece sözü edilen tarihler arasında kalan sürenin 5 ay olduğu tespit olunarak resen hesaplama yapılmış ve karar davalı temyizi üzerine başka yönden bozulmuştur. Bozmadan sonra alınan bilirkişi raporunda süre yine 3 ay olarak hesaplanmış ve bu defa mahkeme maddi hatayı resen düzeltmeksizin hüküm kurulmuştur. Karar bu yönden davacı tarafça temyiz edilmiş olup, sözü edilen tarihler arasında kalan sürenin 5 ay olduğu dikkate alınarak hesaplamaya gidilmelidir.
3- Somut olayda davacının dava dilekçesi ve ıslah dilekçesine göre talep ettiği vardiya zammı alacağı miktarı toplam 2.624,58 TL olduğu hâlde mahkemece talep aşılarak 3.047,52 TL’ye hükmedilmiştir. Mahkemece talepten fazlasına hüküm kurulamaz. Mahkemece talebin aşılması HMK.nun 26/1. maddesine aykırıdır.
4- Mahkemece fazla mesai alacağının kısmen kabul edildiği anlaşıldığından taktiri indirim dışında reddedilen kısım için, karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. hükümlerine göre, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi de isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
G) SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08/06/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.