Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama - Kamu Görevlisine hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/7735 Esas 2021/4171 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7735
Karar No: 2021/4171
Karar Tarihi: 21.06.2021

Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama - Kamu Görevlisine hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/7735 Esas 2021/4171 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, suçlu oldukları iddia edilen kişilerin silahsız olarak katıldığı toplantı ve yürüyüşe kendiliğinden dağılmama suçu ile kamu görevlisine hakaret etme suçlarından ayrı ayrı beraat kararı verdi. Temyiz talebi incelendikten sonra, avukatlık ücretine ilişkin kabul ve takdirde bir isabetsizlik olmadığı sonucuna varıldı ve temyiz itirazları reddedildi. Kanuna göre, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir. Ayrı ayrı dava açılmadıkça ücreti vekaletin de ayrı ayrı tayin ve takdiri mümkün bulunmayacağından, mahkemenin vekalet ücretine yönelik kabul ve takdirinde isabetli bir karar verildiği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri ise CMK'nın 223/2-e maddesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 14'üncü maddesi olarak belirtilmiştir.

16. Ceza Dairesi 2019/7735 E. , 2021/4171 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama, Kamu Görevlisine hakaret
Hüküm : Her iki suçtan da CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat

İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Sanıklar müdafiinin temyiz talebinin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemede,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14’üncü maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir” biçimindeki düzenleme ile Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16.10.1978 tarih ve 2/324-350 sayılı kararında belirtildiği üzere; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin, vekalet ücretinin tayininde esas ilke olarak sanıkların adedi ya da sanığın birden çok suç işlemiş olmasını değil, usulünce açılan ve avukat tarafından takip edilen davaların adedini esas aldığı ve taraflara yükletilecek avukatlık parasının her dava için ayrı ayrı tayinini öngördüğü, buna göre ayrı ayrı dava açılmadıkça ücreti vekaletin de ayrı ayrı tayin ve takdiri mümkün bulunmayacağından,

Yapılan yargılama sonunda mahkemenin vekalet ücretine yönelik kabul ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından sanıklar müdafiinin vekalet ücretine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 21.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.