21. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5530 Karar No: 2016/542 Karar Tarihi: 21.01.2016
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/5530 Esas 2016/542 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, kamu görevlisinin resmi belge düzenlerken yalan beyanda bulunması durumunda TCK’nun 206. maddesinin, kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunması veya kimlik ve adresle ilgili bilgi vermekten kaçınılması durumunda ise Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinin uygulanacağını belirtmiştir. Sanığın gerçek kimliğini bildirerek tutanağın düzenlendiği anlaşıldığı için suçun unsurlarının oluşmadığına karar verilmiştir. Ancak sanığın Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesine göre idari para cezası alması gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: TCK'nun 206. maddesi, Kabahatler Kanunu'nun 40/1. ve 20/2-c maddeleri.
21. Ceza Dairesi 2015/5530 E. , 2016/542 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Mahkumiyet
Kamu görevlisinin görevi nedeniyle resmi belge düzenlediği sırada yalan beyanda bulunulması halinde TCK’nun 206. maddesinin uygulanacağı, resmi belge düzenlenmesi sırasında olmayıp da kamu görevinin gereği gibi yerine getirilebilmesi için, kamu görevlisinin göreviyle bağlantılı olarak sorması durumunda, kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunulması veya kimlik ve adresle ilgili bilgi vermekten kaçınılması halinde Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesi uyarınca idari para cezası verileceği cihetle; sanığın, kimliği sorulduğunda kendisin... olarak tanıttığı, herhangi bir tutanak düzenlenmeden önce gerçek kimliğini bildirdiği ve tutanağın gerçek kimlik bilgilerine göre tanzim edildiği anlaşılmakla; eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasına uygun bulunduğu, müsnet suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasa"nın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının eylemin işlendiği 19.03.2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nun 322 ve Kabahatler Kanunu"nun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanunu"nun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 21.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.