17. Hukuk Dairesi 2014/14910 E. , 2016/11553 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının yönetimindeki ... plakalı araç ile ters yönden seyir halinde iken 03.02.2009 tarihinde müvekkiline çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin kaza da yaralanması nedeniyle çalışamaz duruma geldiğini ve iki ameliyat geçirdiğini bildirerek davalı tarafın olaydaki kusur oranı nazara alınmadan 2.000,00 TL manevi tazminat ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan, manevi tazminat için dava tarihinden itibaren, maddi tazminat için de olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, açılan davanın haksız olduğunu bu nedenle reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının açmış olduğu maddi tazminat davasının reddine, davacının açmış olduğu manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminatın karşılanması isteminden ibarettir.
1-Davacı vekilinin reddedilen 500 TL manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2012 yılı için 1.690,00 TL"dir. Davacı vekilinin manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı miktarı itibari ile kesinlik sınırının altında olup davacı vekilin manevi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının incelemesine gelince;
Yargılama sırasında 02.02.2014 günlü ...Şube Müdürlüğü’nden alınan raporda, davacının 60 gün iş ve güç kaybına yol açacak şekilde yaralandığı, iyileşme sürecinin 6 ay uzayabileceği belirlenmiş, aktüerya bilirkişi raporunda ise davacının kursiyer olması nedeniyle geçici iş göremezlik hali için zararı bulunmadığı bildirilerek tazminat hesaplaması yapılmamıştır. Kaza tarihinde anılan davacı 19 yaşında olup, kursiyerdir. Yalnızca meslek sahipleri ve çalışıp kazanç elde etmekte olanların değil, uğranılan kaza nedeniyle tedavi ve iyileşme sürecinde günlük işlerini yapamayan diğer kişilerin de maddi tazminat talep edebileceğinin kabulü gerekmekte olup, olay sırasında 19 yaşında olan davacının tedavi ve iyileşme sürecinde maddi tazminat isteyebileceği gözetilerek aktüerya bilirkişisinden bu süre için asgari ücret üzerinden tazminat miktarı hesaplattırılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda, (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin manevi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile maddi tazminata dair verilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15/12/2016 gününde Üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2.maddesi gereğince uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK"nun 427.maddesi gereğince temyiz kesinlik sınırı değerlendirmesinde her bir davacı için hükmedilen/reddedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının toplamının gözönüne alınması gerektiği görüşünde olduğumdan ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle temyiz isteminin reddedilmesine ilişkin (1) nolu çoğunluk görüşüne katılmıyorum.