19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/16510 Karar No: 2018/1405 Karar Tarihi: 21.03.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/16510 Esas 2018/1405 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı tarafından bonoya dayalı takip yapıldığını ve takibe dayanak bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek menfi tespit ve kötü niyet tazminatı talep etmiştir. Mahkeme, bonodaki imzanın davacının eli ürünü olmadığını tespit ederek davanın kabulüne ve kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar vermiştir. Ancak, imza incelemesi teknik bir incelemeyi gerektirdiği için, incelemeye tatbik edilen imzaların asıl olması ve senedin tanzim tarihinden önceki ihtilafsız döneme ait bulunması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, hükmün eksik inceleme nedeniyle bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. Mahkeme kararında, herhangi bir kanun maddesi geçmemiştir.
19. Hukuk Dairesi 2016/16510 E. , 2018/1405 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının davacı aleyhine bonoya dayalı takip yaptığını, takibe dayanak bonodaki imzanın davacıya ait olmadığını ileri sürerek, davacının bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini, kötü niyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının, eşi ile birlikte hareket ederek ve eşinin davacı yerine imza atarak davalıyı dolandırdığını, davalının takibe konu bonodaki imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını savunarak, davanın reddini ve inkar tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve hükme esas alınan rapora göre, takibe konu bonodaki avalist imzasının davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği, tarafların sıfatlarına göre davalının bu hususu bilebilecek durumda olup haksız olarak takip başlattığı gerekçesiyle davanın kabulüne, bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, 18.12.2013 tanzim tarihli bonodaki aval imzasının sahte olduğu iddiasına dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır. İmza incelemesi teknik bir incelemeyi gerektirmektedir. Bu incelemede tatbik olarak alınacak imzaların asıl olması ve özellikle senedin tanzim tarihinden önceki ihtilafsız döneme ait bulunması zorunludur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tatbik imza olarak bononun düzenleme tarihinden sonraki imzaların dikkate alındığı görülmektedir. Bu durum eksik inceleme olup hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.