18. Ceza Dairesi Esas No: 2016/4813 Karar No: 2016/14588 Karar Tarihi: 20.09.2016
Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/4813 Esas 2016/14588 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, bir duruşmada avukatlık yapan kişinin azledilmesine yönelik sözler sarf etmiştir. Mahkeme, bu sözlerin sadece ağır eleştiri niteliğinde olduğunu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığını belirterek, sanığı ertelemeli olarak cezalandırmıştır. Ancak, mahkeme kararı temyiz edilmiş ve yapılan incelemede, hakaret suçunun oluşabilmesi için fiilin kişiyi küçük düşürmeye matuf olması gerektiği vurgulanmıştır. Mahkeme kararında geçen kanun maddeleri TCK'nın 125/4. maddesi (hakaret suçunun aleni bir yer olan duruşma salonunda işlenmesi durumunda uygulanacak ceza hükümleri) ve 53/1-b maddesi (hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükümler). Ancak, 53/1-b maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş olduğu için artık uygulanamamaktadır.
18. Ceza Dairesi 2016/4813 E. , 2016/14588 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet ertelemeli
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Somut olayda, sanığın ""Ben davada çekiliyorum, sizin bu yaptığınız Türk adaletini utandırıcı davranışlardır, ... vekili Av. ... azledildiği halde bu husus zapta geçirilmemiştir.” Şeklindeki ifadeleri katılanın ..., ... ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, ağır eleştiri niteliğinde ve savunma hakkı kapsamında olduğu, hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, kanuni olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle ile mahkumiyet kararı verilmesi, 2- Kabule göre de; a- Hakaret suçunun aleni bir yer olan duruşma salonunda işlenmesi karşısında TCK"nın 125/4. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, b- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden yargılama yapılırken 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/09/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.