
Esas No: 2013/4773
Karar No: 2013/4169
Karar Tarihi: 21.2.2013
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/4773 Esas 2013/4169 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, davalı idare ile müvekkili şirket arasında imzalanan sözleşme süresince 5510 sayılı yasada yapılan değişikliğin davalı tarafından yanlış yorumlandığını ve müvekkili şirketin istihkaklarından haksız kesintiler yapıldığını, 5510 sayılı yasanın 81 maddesine eklenen bende göre sigorta primlerini düzenli ödeyen ve sigortasız işçi çalıştırmayan işverenleri teşvik etmek amacıyla sigorta pirim oranının %5 lik kısmının hazinece karşılanacağının belirtildiğini, müvekkilinin 5510 sayılı yasanın yürürlüğünden itibaren bu kanun gereğince 5 puanlık indirimleri uygulamak suretiyle sigorta primlerini tahakkuk ettirdiğini ve ödediğini, ancak davalı idarenin söz konusu pirim indirimlerini hak edişlerinden haksız olarak kestiğini ileri sürerek 10000 TL nin kesinti tarihlerinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talebini 124.059,47 TL.ye çıkarmıştır.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, eldeki davanın dava dilekçesinde 10000 TL.nin tahsilini istemiş, 7.10.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 124.059,47 TL.ye çıkarmış, mahkemece talep edilen tüm 124.059,47 TL"ne dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Oysa ki, davacı ıslah ile artırdığı miktara ancak ıslah tarihinden itibaren faiz isteme hakkına sahiptir. Hal böyle olunca mahkemece dava dilekçesinde talep edilen 10000 TL.ne dava tarihinden ,ıslah dilekçesi ile artırılan 114.059,47 TL.ye ise ıslah tarihinden itibaren faiz uygulaması gerekir. Mahkemenin değinilen bu yönü gözardı ederek tüm miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar vermiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle; davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bent gereğince mahkeme kararının hüküm kısmının iki numaralı bendinin bütünüyle karardan çıkartılarak yerine aynen(10000 TL.nin dava, bakiye 114.059,47TL.nin ıslah tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan tahsiline) söz ve rakamlarının yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 21.2.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.