Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/34097 Esas 2021/5737 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/34097
Karar No: 2021/5737
Karar Tarihi: 21.05.2021

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/34097 Esas 2021/5737 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların kendilerine ait olmayan sosyal güvenlik belgeleri ile doğum yaparak kamu kurumunu zarara uğrattıkları iddia edilmiş ve nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılanmışlardır. Ancak, sanıkların savunmaları, katılan kurum beyanları ve Başbakanlık Genelgesi'nin incelenmesi sonucunda, sağlık giderlerinin devlet tarafından karşılanması ilkesi gereği verilen sağlık hizmetinin bedelsiz olarak verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurları oluşmamıştır ve mahkeme tarafından beraatlerine karar verilmiştir. Karar, temyiz edilmiş ancak temyiz itirazları reddedilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Atılı suçtan sanıkların beraatine karar verilmesinde etkili olan kanun maddeleri:
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Madde 2: Devletin şekli, yönetim şekli, sosyal, hukuki ve ekonomik düzeni Cumhuriyettir.
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Madde 45: Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.
- 2010/16 sayılı Başbakanlık Genelgesi, Acil Sağlık Hizmetlerinin Sunumuna Dair: Herhangi bir sağlık güvencesi olmayan vatandaşlarımızdan ödeme gücü bulunmayanların acil sağlık hizmeti bedelleri kendilerinden talep edilmeyecektir.

(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2017/34097 E. , 2021/5737 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların kendilerine ait olmayan sosyal güvenlik belgeleri ile doğum yaparak katılan kamu kurumu zarara uğrattıkları, bu şekilde atılı suçu işledikleri iddia olunan somut olayda;
Sanıkların savunmaları, katılan kurum beyanı ile tüm dosya kapsamından Acil Sağlık Hizmetlerinin Sunumuna dair 2010/16 sayılı Başbakanlık Genelgesi"nde "Herhangi bir sağlık güvencesi olmayan vatandaşlarımızdan ödeme gücü bulunmadığını beyan edenlerden bu konuda yazılı beyanları alınacak, yazılı beyan verenlerden acil sağlık hizmeti bedeli talep edilmeyecektir." ile 9. maddesindeki "Herhangi bir sağlık güvencesi olmayan vatandaşlarımızdan ödeme gücü bulunmayanların acil sağlık hizmeti bedelleri kendilerinden talep edilmeyecektir." hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, sosyal devlet ilkesi nedeniyle sağlık giderlerinin devlet tarafından karşılanacağı, dolayısıyla adı geçen sanıklara verilen sağlık hizmetinin her halükarda bedelsiz olarak verilmesi gerektiğinden kamu zararından bahsedilmeyeceği, bu itibarla sanıklara atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla, atılı suçtan sanıkların beraatlerine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin kararın usul ve yasaya aykırı olup bozulmasına ilişkin ve sair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 21/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.