Esas No: 2016/19772
Karar No: 2020/6712
Karar Tarihi: 31.12.2020
Danıştay 4. Daire 2016/19772 Esas 2020/6712 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/19772
Karar No : 2020/6712
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle 2010/7,9,10 dönemleri için re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının MERNİS sisteminde kayıtlı adresine defter ve belge isteme yazısının gönderildiği ancak tebliğ zarfının muhatabın belirtilen adresten ayrıldığı, aynı adreste başka bir şahsın bulunduğu tespitiyle iade edildiği, yasal defter ve belgelerine ulaşılamadığından incelemenin tarh dosyası ve GİBİNTRA sisteminde yer alan bilgiler üzerinden yapıldığı, davacının, haklarında sahte fatura düzenleme nedeniyle vergi tekniği raporu bulunan 2 farklı firmadan sahte fatura aldığı ve yasal defterlerine ulaşılamadığından sahte belgelerde yer alan katma değer vergisi tutarlarının saptanamadığı, 2010 yılında indirim konusu yapılmış katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle tek kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarh edildiği, dava konusu olayda, davacıya gönderilen 27/08/2015 tarih ve AGB-A-1200/154-77 sayılı defter ve belge isteme yazısına ilişkin tebliğ zarfının incelenmesinden, davacının zarf üzerinde yazılı adresten ayrıldığından dolayı bulunamamış olmasının posta memurunca durumun zarf üzerine yazıldığı, aynı adreste başka bir şahsın bulunduğu yönünde şerh düşüldüğü ve yazının posta idaresince tebliği yaptıran daireye geri gönderildiği, söz konusu işlemlerin belirtilen adresteki komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmesi ve hazır bulunanlara da imzalatılması gerektiği açık olduğundan; defter ve belge isteme yazısının tebliğine ilişkin işlemlerin usulsüz olarak yapıldığı ve hukuki sonuç doğurmayacağı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Gerçek olmayan faturalara dayanılarak hazineye intikal ettirilmeyen veya ettirilmeyecek olunan bir tutarın hesaplanan katma değer vergisinden düşülmesi suretiyle indirim konusu yapılmasının açıkça yasalara aykırı olduğu, gerçekte yüklenilmiş gibi indirilen katma değer vergisi tutarı, vergi idaresine ödenmesi gereken katma değer vergisinin haksız indirim tutarı kadar az tahakkuk etmesine neden olacağı, verginin eksik tahakkuk ettirilmesinin ise Vergi Usul Kanunu'nun 341. maddesine göre vergi ziyaı cezasını gerektirdiği, davacı mükellef hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda, mükellefin 2010 yılındaki mal ve hizmet alımlarının bir kısmını sahte belge düzenlediği saptanan mükelleflerden almış olduğu sahte faturalarla belgelendirdiği ve söz konusu faturalarda yer alan katma değer vergilerini indirim konusu yaptığının tespit edildiği, söz konusu rapor doğrultusunda tarh edilen vergilerin ve kesilen cezaların hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 08/02/2019 tarih ve E:2013/3, K:2019/1 sayılı kararıyla; mükellefler tarafından, mücbir sebep olmaksızın inceleme elemanına ibraz edilmeyen yasal defterler ve belgelerin mahkemeye sunulabileceğinin ileri sürülmesi halinde, bu defter ve belgeler davacıdan istenilip, defterlerdeki kayıtlar incelenip, bu kayıt ve belgeler hakkında davanın diğer tarafı olan vergi idaresinin görüşü ve saptamaları da alınarak yapılacak hukuki değerlendirmeye göre karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, oluşan içtihat aykırılığının, bu doğrultuda birleştirilmesine karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacıya defter ve belge isteme yazısının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 101 ve 102. maddeleri uyarınca davacının Mernis adresinde tebliğ edildiği, davacının adresten ayrıldığından dolayı bulunamamış olmasının posta memurunca zarf üzerine yazıldığı, aynı adreste başka birinin oturduğu şerhi düşüldüğü ve yazının posta idaresince tebliği yaptıran daireye geri gönderildiği ve söz konusu işlemlerin belirtilen adresteki komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmesi ve hazır bulunanlara da imzalatılması gerektiği açık olduğundan; defter ve belge isteme yazısının tebliğine ilişkin işlemlerin usulsüz olarak yapıldığı sonucuna varılmıştır.
Bu kapsamda, dava dilekçesinde ve 18/02/2016 tarihli dilekçede davacı tarafından defter ve belgelerin istenilmediği, bilgisine başvurulmadığı, bu konuda ödemelerle ilgili belgelerin sunulmadığı gerekçesiyle savunma hakkının kısıtlandığı beyan edildiğinden, davacıdan ilgili dönem defter ve belgeleri istenerek, sunulacak defter ve belgeler davalı idareye gönderilmek ve davalı idarece sunulacak görüş ve öneri raporu da değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmek üzere Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 31/12/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.