Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9081
Karar No: 2014/11344

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/9081 Esas 2014/11344 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/9081 E.  ,  2014/11344 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Silvan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :29.03.2013
    NUMARASI :Esas no:2011/384 Karar no:2013/276

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, manevi tazminat ve nafakalar yönünden; davalı (kadın) tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların müşterek çocuğu 08.10.1992 doğumlu Hatice dava tarihinde ergindir. Mahkemece, bu çocuk için 23.01.2013 tarihli ara kararı ile 200 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, gerekçeli kararın 5. bendinde ise “müşterek çocuk Hatice için hükmedilen nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 200 TL yardım nafakası olarak devamına" şeklinde hüküm kurulmuştur. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve babanın, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakım yükümlülüğü (TMK md. 328/2), ergin olan çocuk tarafından açılmış bir nafaka davası varsa dikkate alınır. Ergin olan çocuk tarafından harcı yatırılarak açılmış bir nafaka davası bulunmamaktadır. Bu nedenle müşterek çocuk Hatice için yardım nafakası takdir edilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davalı (kadın) yararına hükmolunan manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK.md.174/2) takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    4-Davalı (kadın) cevap dilekçesi ile ziynet eşyası talebinde bulunmuştur. Davalının usulüne uygun açılmış bir dava ya da karşı davası yoktur. Davalı (kadın)"ın ziynet eşyası istemi ile ilgili olarak "karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kesin hüküm oluşturacak şekille ret hükmü kurulması hatalıdır.
    5-Davalı kadın cevap dilekçesinde; davacı (koca)"nın evlilik birliği içerisinde kazanılan mallar üzerinde bilinçsiz ve keyfi şekilde tasarruf ettiğini, davalı kadına ait gayrimenkulleri satarak davalıyı zarara uğrattığını, söz konusu taşınmazların güncel değerlerinin hesaplanıp mal rejimi hükümleri uyarınca davalının payının da belirlenerek şimdilik 30.000 TL. maddi tazminat talep etmiştir. Bu istek mal rejiminin tasfiyesine yönelik olup boşanma davasının eki (TMK md.174/1) niteliğinde değildir. Davalı (kadın)"ın harcı verilerek açılmış karşı ya da birleşen davası bulunmadığına göre davalının maddi tazminat isteği hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi gerekirken, kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesi de doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple koca yararına , 3, 4 ve 5. bentlerde gösterilen sebeplerle davalı kadın yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.05.2014 (Per.)

































    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi