Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1869
Karar No: 2016/9107
Karar Tarihi: 02.06.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/1869 Esas 2016/9107 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/1869 E.  ,  2016/9107 K.
"İçtihat Metni"


Mahkemesi :İş Mahkemesi



Dava, borçlu olmadığının tespiti, yaşlılık aylığı üzerine konulan haczin iptali ve alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulune karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosya kapsamı incelendiğinde, 01.03.2002 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almakta iken, geriye dönük 42 günlük çalışmanın fiili olmadığının tespit edilmesi üzerine 01.03.2002 den itibaren aylıkların iptal edildiği, bunun üzerine 44 günlük (17.04.2008-30.05.2008 arasında) yeni bir çalışma yapılarak tahsis talebinde bulunulması üzerine 01.07.2008 tarihinden itibaren davacıya aylık 718,26 TL üzerinden aylık bağlandığı ve en son 2014 Mart ayı için 1157,57 TL olarak davacıya ödemesi yapıldığı, iptal edilen çalışmaların geçerli olduğunun kesinleşen mahkeme kararı ile tespit edilmesi sonucu, aylık başlangıcının tekrar 01.03.2002 tarihine götürülmesi ve ekstra 44 günlük çalışmanın da eklenmesi sonucu 2014 Mart ayı aylığının 991,22 TL olması gerektiğinin tespit edildiği, bu nedenle 01.07.2008-24.04.2014 tarihleri arasında ödenen ve 24.06.2008-24.04.2014 tarihleri arasında ödenmesi gereken miktarlar dikkate alındığında davacıya 7918,52 TL borç çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, söz konusu bu borcun iptali, borç nedeniyle aylığına konulan haczin iptali ve yapılan kesintilerin iadesini istemiş, mahkemece, davacının Kuruma borcunun 5302,20 TL olduğundan, fazlaya ilişkin talebin reddine, yaşlılık aylığı üzerine konulan haczin kaldırılmasına mahal bulunmadığından reddine, aylığın kesildiği 23.04.2008 tarihinden dava tarihine kadar davacıya ödenmesi gereken aylık tutarının 59471,46 TL olması gerektiğinin tespitine ve taleple bağlı kalınarak 1156,98 TL nin ödenmesi gereken tarihlerden itibaren faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.

1- 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi, “Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;
a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,
b) Kurumun hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren yirmidört ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, yirmidört aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır…” hükmünü içermektedir.
Konuya ilişkin 5510 sayılı Yasa öncesi mevzuata bakıldığında, 506 sayılı Yasanın 121. maddesinde yersiz ödeme halinde iade yükümünün kapsamını belirleyen bir düzenleme bulunmadığı gibi, anılan Yasa içeriğinde konuyu düzenleyen başka bir özel düzenlemenin de yer almadığı görülmektedir. 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi ile 506 Yasada yer almayan yeni bir düzenleme getirilmiş, sebepsiz zenginleşmenin iyi niyetle veya kötü niyetle gerçekleşmesine bağlı olarak istirdadı mümkün ödeme miktarları belirlenmiştir. Kapsam belirlendikten sonra, ilgilinin Kurumdan alacağı yoksa geri alma işleminin genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. 5510 sayılı Yasanın geçici maddelerinde ise, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kural yer almamaktadır.
Kurumun istirdadını isteyeceği yersiz ödemenin kapsamını belirlemedeki irade serbestisi de, 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi hükmünün, Kurumun yersiz ödemeden kaynaklanan alacakları konusunda süren uyuşmazlıklara uygulanması gereğini doğurmaktadır.
5510 sayılı Yasanın 96. maddesiyle getirilen düzenleme, sebepsiz zenginleşmede iade konusuna ilişkin özel bir düzenleme olup; zamanaşımı hükmü olarak nitelenmesine olanak bulunmamaktadır. Maddenin genel hükümlere atfı, 5510 sayılı Yasanın 97. ve diğer maddelerinde zamanaşımı konusunda özel bir düzenlemenin yer almamış olduğu durumlarda zamanaşımı konusunun, genel hükümlerden hareketle çözümünü gerektirmektedir.
Hak edilmeyen aylıklar nedeniyle oluşan Kurum alacağı yönünden, zamanaşımı süresi; Borçlar Kanununun 66 vd. maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde Kurumun yetkili organının sigortalıya ödenen iş bu aylıkları geri almaya hakkı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl ve herhalde bir talep hakkının doğumundan itibaren 10 yıldır.
Mahkemece belirtilen açıklamalar ışığında, 5510 sayılı yasanın 96/b maddesi nazarında değerlendirme yapılıp zamanaşımı hususları da bu kapsamda irdelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
2- Davada çözülmesi gereken hususlardan diğeri ise, 01.07.2008-24.04.2014 süresi içinde ödenen ile 24.06.2008-24.04.2014 tarihleri arasında ödenmesi gereken miktar arasında fark bulunup bulunmadığı ile varsa bu miktarın tespitine ilişkin olup, mahkemece 23.04.2008-09.06.2014(dava tarihi) tarihleri arasında ödenen ve ödenmesi gereken aylık miktarına göre hesap yapılması isabetsizdir. Yine, davacıya en son 991,22 TL ödenmesi gerekirken 1157,57 ödendiği davalı Kurumun kabulünde olup, mahkemece davacının 981.57 TL alması gerektiğinden bahisle hesap yapılması da yerinde görülmemiştir. Öte yandan, ihtilafa konu borç miktarı için ay be ay karşılıklı dökümlerin davalı Kurumdan istenilmesi gerekmektedir.
3- Kabule göre de, ihtilaflı dönemde davacıya yapılan aylık ödemelerin fazla olduğundan bahisle çıkarılan borcun iptali için işbu dava açılmış olup, mahkemece ödenmesi gereken toplam aylık tutarının 59471,46 TL olması gerektiği ve taleple bağlı kalınarak 1156,98 TL nin ödenmesi gereken tarihlerden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmek suretiyle (ihtilaflı dönemde hiç aylık ödenmediği kabul edilerek) infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm verilmesi isabetsiz görülmüştür.
Mahkemece; yukarıda belirtilen eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 02.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi