Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5754
Karar No: 2020/5161
Karar Tarihi: 06.10.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/5754 Esas 2020/5161 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacıların talebi üzerine açılan tazminat davasında, destek yolcu olarak bulunduğu sigortasız ve tescilsiz motosiklet ile aracın çarpışması sonucu vefat etmiştir. Davacılar, ölen oğullarının desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek davalı şirketten tazminat talep etmiştir. Davalı vekili, motorlu bisikletlerin kullanılmasından doğan zararların teminat kapsamı dışında olduğunu belirterek davanın reddedilmesini savunmuştur. Mahkeme, kazaya neden olan aracın motorlu bisiklet olduğunu belirlemiştir. Ancak, aracın trafik sigortası yaptırılıp yaptırılmadığı konusunda kesin bir bilgi bulunmadığından davacıların talebi reddedilmiştir. Dairemiz tarafından bozulan ilk karar sonrasında mahkemece keşifsiz bilirkişi incelemesi yapılmış ancak yeterli tespitler yapılmamıştır. Davacı tarafın talepleri de reddedildiği için dava reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesi: motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.
- Güvence Hesabı Yönetmeliği\"nin 9. maddesi: trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabına başvurulabileceğini belirtmektedir.
- 2918 sayılı KTK.nın 3. m
17. Hukuk Dairesi         2018/5754 E.  ,  2020/5161 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ... yolcu olarak bulunduğu sigortasız ve tescilsiz motosiklet ile ... plaka sayılı aracın 24/04/2009 tarihinde çarpışmaları sonucu vefat ettiğini, davacı anne ve babanın ölen oğullarının desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL tazminatın davalı şirketten tahsilini talep etmiş, ıslahla talebini yükseltmiştir.
    Davalı vekili, kazaya neden olan aracın motorlu bisiklet olması durumunda Güvence hesabının sorumluluğunun bulunmadığını, Sigortacılık Kanunu ve Karayolu Motorlu Araçlar ZMMS"nin A-3 mad. (k) bendi gereğince motorlu bisikletlerin kullanılmasından doğan zararların teminat kapsamı dışında kaldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekili temyizi üzerine, Dairemizin 19.10.2017 gün ve 2015/2783 E. 2017/9342 K. sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; dava konusu edilen aracın yerini bildirmesi için verilen 2 haftalık kesin süreye rağmen davacı
    tarafından kesin sürenin gereğinin yerine getirilmediği, aradan uzun zaman geçmesi ve taleplerinin karşılanmasının imkansızlığı nedeni ile de davacı tarafın kaza konusu aracın yerinin araştırmasına dair taleplerinin karşılanmasının imkansızlığı da göz önünde bulundurularak davacının davasının ispatlanamadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
    2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, Güvence Hesabı Yönetmeliği"nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabına başvurulabileceği, motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK.nın 3. maddesinde de, silindir hacmi 50cc küpü geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50 km az olan bisiklet olduğu, 2918 sayılı yasanın 103. Maddesinde de motorsuz taşıtlar ile motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu öngörülmüştür.
    Somut olayda, kaza tespit tutanağında ve ceza dosyasında alınan bilirkişi raporunda desteğin yolcu olduğu tescilsiz aracın motorlu bisiklet olduğu belirtilmiştir. Dosya kapsamından söz konusu aracın trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Mahkemece, bu hususta keşifsiz bilirkişi incelemesi yapılmış, makine mühendisi bilirkişi, aracın tipi veya motor seri nosunun mevcut olmadığını, dosyada başka bilgi belge mevcut olmadığından mahkemenin istediği hususta tespit yapamadığını bildirmiştir. Dairemizin 19.10.2017 gün ve 2015/2783 E. 2017/9342 K. sayılı ilamı ile mahkemece, desteğin yolcu olduğu tescilsiz ve plakasız araç üzerinde keşif yapılarak 50 cc"nin altında olup olmadığı araştırılarak husumet belirlenmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı hüküm verilmesi bozma nedeni yapılmış yerel mahkemece bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeksizin davacı tarafa aracın yerini bildirmesi için 2 haftalık ihtaratlı kesin süre verilmiş, 17.09.2018 tarihli davacı dilekçesindeki taleplerin karşılanmasının imkansızlığı gerekçesi ile davacı talepleri reddedilerek eksik araştırma ve inceleme ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı taraf, 17.09.2018 tarihli beyan dilekçesi ile yerel mahkemeden ... ilçe jandarma komutanlığından
    24.04.2009 tarihinde ölümlü trafik kazasına karışan ... zilyetliğindeki plakasız motorsikletin araştırılarak yerinin tespiti ile dosyaya bilgi verilmesinin istenmesini, bu talep yerinde görülmediği takdirde sürücü ... mirasçılarının tespiti ile tespit edilen mirasçılardan ilgili motorsikletin bulunduğu yerle ilgili bilgi alınmasını talep etmiş; mahkemece, bu talepleri aradan uzun zaman geçmesi ve taleplerinin karşılanmasının imkansızlığı nedeni ile reddedilmiştir. Savcılık dosyası içerinde yer alan 24.04.2009 tarihli teslim tesellüm tutanağına göre; tescilsiz araç .../... Köy Muhtarı ...’a teslim edildiği sabittir. Mahkemece, bozma içeriğine uygun delil toplama ve araştırma yapılmayarak mevcut delil durumuna göre davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 06.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi