Esas No: 2021/21158
Karar No: 2022/7933
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/21158 Esas 2022/7933 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/21158 E. , 2022/7933 K."İçtihat Metni"
İşyeri dokunulmazlığını ihlâl etme suçundan sanık ...'ün 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 116/2. maddesi uyarınca 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Beyoğlu 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/10/2007 tarihli ve 2007/75 esas, 2007/364 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Anılan kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, 02/12/2016 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu ilâmdaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle hükümlünün anılan kanun hükmünden yararlanması talebinin reddine ilişkin İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2020 tarihli ve 2007/75 esas, 2007/364 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 29/06/2021 gün ve 3720-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/10/2021 gün ve 2021/91534 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre;
1-Benzer bir olayla ilgili olarak Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 09/01/2019 tarihli ve 2018/7788 esas, 2019/920 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, dosya kapsamına göre, hükümden önce 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ile işyeri dokunulmazlığının ihlâli suçunun uzlaşma kapsamına alınması, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesinin 3. fıkrasına, 5918 sayılı Kanun ile eklenen, "uzlaşma kapsamında bulunan bir suçun, bu kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağına" ilişkin son cümlenin suç tarihi olan 03/04/2006 tarihinden sonra 09/07/2009 tarihinde yürürlüğe girmesi karşısında, suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunan işyeri dokunulmazlığını ihlâl etme suçu yönünden, 5271 sayılı Kanun'un 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemleri yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
Kabule göre de;
2-Sanığın katılanlara ait işyerine sabah saat 07.00’de açık olan camdan içeri girerek musluk bataryalarını sökerek çuvala doldurduktan sonra, üçüncü kata çıktığı, odalardan birinde iki tane çelik kasa gördüğü, sonra işyerinden ayrılıp çaldığı muslukları hurdacıya 700 TL’ye sattığı, hurdacıdan bir balyoz satın alarak saat 11.00 sıralarında işyerine tekrar geldiği, satın aldığı balyozla kırdığı kasadan diğer kasanın anahtarı çıktığı, bu anahtarla kasayı açarak ziynet eşyaları, silah ve hisse senetlerini aldığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan 5237 sayılı Kanun'un 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
3-Adli sicil kaydına göre, Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/11/2002 tarih, 2002/261 esas ve 2002/343 karar sayılı tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 58. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Beyoğlu 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/10/2007 tarihli ve 2007/75 esas, 2007/364 sayılı kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, 02/12/2016 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu ilâmdaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle sanığın anılan kanun hükmünden yararlanması talebinin reddine ilişkin İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2020 tarihli ve 2007/75 esas, 2007/364 sayılı ek kararın kanun yararına bozma yoluyla bozulması hâlinde infaz kabiliyetinin bulunmayacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre;
1-Hükümden önce 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ile iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçunun uzlaşma kapsamına alınması, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesinin 3. fıkrasına, 5918 sayılı Kanun ile eklenen, "uzlaşma kapsamında bulunan bir suçun, bu kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağına" ilişkin son cümlenin suç tarihi olan 03/04/2006 tarihinden sonra 09/07/2009 tarihinde yürürlüğe girmesi karşısında, suç tarihi itibarıyla uzlaşma kapsamında bulunan iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden, 5271 sayılı Kanun'un 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemleri yaptırılarak sonucuna göre sanık ...'ün hukukî durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Sanığın katılanlara ait iş yerine sabah saat 07.00’de açık olan camdan içeri girerek musluk bataryalarını sökerek çuvala doldurduktan sonra, üçüncü kata çıktığı, odalardan birinde iki tane çelik kasa gördüğü, sonra iş yerinden ayrılıp çaldığı muslukları hurdacıya 700 TL’ye sattığı, hurdacıdan bir balyoz satın alarak saat 11.00 sıralarında iş yerine tekrar geldiği, satın aldığı balyozla kırdığı kasadan diğer kasanın anahtarı çıktığı, bu anahtarla kasayı açarak ziynet eşyaları, silah ve hisse senetlerini aldığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan 5237 sayılı Kanun'un 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Adli sicil kaydına göre, Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/11/2002 tarih, 2002/261 esas ve 2002/343 karar sayılı tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 58. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi nedenleriyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden (BEYOĞLU) 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 05.10.2007 tarihli ve 2007/75 E., 2007/364 K. sayılı kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak üzere BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 20/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.