MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 02.10.2013 gün ve 2013/8804 Esas ve 2013/12668 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı birleştirilen dosya davacısı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen dava temliken tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, asıl davanın kabulüne birleştirilen temliken tescil davasının reddine karar verilmiş, asıl dava davalısı birleştirilen dava davacısı ..."ın temyizi üzerine Dairemizin 02.10.2013 tarihli 2013/8804 Esas 2013/12668 Karar sayılı ilamı ile karar onanmıştır.
Asıl dava davalısı birleştirilen dava davacısı ..., karar düzeltme isteğinde bulunmuştur.
Bir davada olayları açıklamak tarafların hukuki nitelendirme yapmak ise hakimin görevidir. Ayrıca 6100 sayılı HMK"nın 26. maddesinde hükme bağlanan “taleple bağlılık” kuralı uyarınca hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. HMK"nın 297/2. maddesi uyarınca da hakim tarafların tüm talepleri hakkında karar vermelidir. Birleştirilen davada davacı ... TMK’nın 724. maddesine dayanarak taşınmazın adına tescilini veya yaptığı bina bedelini istemiş ancak mahkemece tapu iptali ve tescil talebine ilişkin bir karar verildiği halde tazminat istemi yönünden bir karar verilmemiştir.
TMK"nın 723. maddesinde “Malzeme sökülüp alınmazsa arazi maliki, malzeme sahibine uygun bir tazminat ödemekle yükümlüdür.
Yapıyı yaptıran arazi maliki iyiniyetli değilse hakim, malzeme sahibinin uğradığı zararın tamamının tazmin edilmesine karar verebilir.
Yapıyı yaptıran malzeme sahibi iyiniyetli değilse, hakimin hükmedeceği miktar bu malzemenin arazi maliki için taşıdığı en az değeri geçmeyebilir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
21.02.2011 günlü inşaat bilirkişi raporunda binanın değeri 27.000 TL olarak belirlenmiş ancak hükmedilmesi gereken tazminat miktarı TMK"nın 723. maddesi uyarınca hesap edilmemiştir. Mahkemece anılan madde uyarınca davalı birleştirilen dava davacısı lehine uygun bir tazminata hükmedilmesi gerekirken bu istek hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, bu sebeple karar düzeltme isteminin kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile onamaya ilişkin Dairemizin 02.10.2013 tarihli 2013/8804 Esas 2013/12668 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, temyiz olunan mahkeme kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 26.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.