Çocuğun basit cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/3000 Esas 2020/110 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3000
Karar No: 2020/110
Karar Tarihi: 07.01.2020

Çocuğun basit cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/3000 Esas 2020/110 Karar Sayılı İlamı

Özet:

14. Ceza Dairesi'nin 2019/3000 E. & 2020/110 K. numaralı kararına göre, sanık çocuğun cinsel istismarı suçundan mağdure Zehra'ya yönelik beraat etmiş, ancak mağdureler Hilal ile Damla'ya yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun cinsel istismarı ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkum olmuştur. Dosyanın incelenmesi sonucunda, sanığın mağdureler Hilal ile Damla'ya yönelik eylemlerinin sarkıntılık düzeyinde kaldığı ve temel cezaların alt sınırdan tespit edilmesi nedeniyle Sonuç Ceza Miktarlarının değişmediği belirlenmiştir. Ancak, sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümleri doğrudan adli para cezası olarak belirleyen mahkemenin yanıldığı, bu nedenle hükümlerin bozulması gerektiği kararına varılmıştır. Sanık, çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116/1. maddesi gereğince sadece hapis cezası ile cezalandırılabilir. Konut dokunulmazlığını ihlal suçu ise 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi uyarınca düzenlenmektedir.
14. Ceza Dairesi         2019/3000 E.  ,  2020/110 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, konut dokunulmazlığının ihlali
    HÜKÜM : Katılan mağdure Zehra"ya yönelik çocuğun cinsel istismarı suçundan beraat, mağdureler Hilal ile Damla"ya yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun cinsel istismarı ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mağdure sayısınca mahkumiyet

    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı (her üç mağdureye yönelik) ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (mağdureler Hilal ile Damla"ya yönelik) suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    Tüm dosya kapsamına göre olay günü sanığın, kolundan tutarak bodruma indirdiği mağdure Hilal"in ağzını kapatıp kollarından tutarak, havaya kaldırması ve diğer mağdure Damla"yı bodruma indirdikten sonra başını tutarak duvara yaslayıp elini okşaması şeklindeki fiziksel temas içeren eylemlerinin kısa süreli, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı sarkıntılık düzeyinde kaldığı ve mahkemece sanık hakkında temel cezaların alt sınırdan tespit edilmesi nedeniyle sonuç ceza miktarlarının değişmediği gözetildiğinde, muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; isnat edilen mağdureler Damla ile Hilal"e yönelik çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının sanık tarafından işlendiğinin belirlendiği, mağdure Zehra"ya yönelik çocuğun cinsel istismarı suçunun ise sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığının tespit edildiği, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezalar nevi ve miktarları itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği gibi beraat hükmünün de dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla, sanık ve müdafisi ile katılan mağdureler Zehra ve Damla vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali (mağdureler Hilal ile Damla"ya yönelik) suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Mahkemece sanık hakkında atılı suçtan eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 116/1. maddesi gereğince temel ceza olarak sadece hapis cezasının öngörüldüğü gözetilmeden yazılı şekilde temel cezaların doğrudan adli para cezası olarak belirlenip, müteakip indirimlerin de bunun üzerinden yapılması suretiyle hükümler kurulması,
    Kanuna aykırı, katılan mağdure Damla vekili ile sanık ve müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.