Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/7318 Esas 2016/5456 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7318
Karar No: 2016/5456
Karar Tarihi: 28.04.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/7318 Esas 2016/5456 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, bir şirkette plasiyer olarak çalışmaktaydı. Şirket adına yaptığı satışlardan elde ettiği 10.116,10 TL'yi şirket hesabına aktarmayarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemişti. Mahkeme, bilirkişi tarafından yapılması gereken eksik araştırma ve inceleme sonucu hükmün yazılı şekilde kurulduğunu ve TCK'nın 53/1. maddesi ile düzenlenen hak yoksunluğunun hürriyeti bağlayıcı cezanın kanuni sonucu olarak uygulanması gerektiğinin gözetilmediğini belirterek kararı bozdu. Sanık müdafiinin temyiz itirazları da yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA karar verildi. Kanun maddeleri: TCK 155/2, 52, 51 ve 53/1, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.

23. Ceza Dairesi 2015/7318 E. , 2016/5456 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52, 51 maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay hapis cezası ve 30 gün karşılığı 750 TL adli para cezası, vekalet ücreti.

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan şirkette plasiyer (satış temsilcisi) olarak çalışan sanığın, şirket adına satışını yaptığı mallardan farklı tarihlerde tahsil ettiği toplam 10.116,10 TL"yi şirket hesabına aktarmayarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia olunduğu olayda;
1-Katılan şirkete ait mal girdi çıktı kayıtları ile banka ve nakit hesap kayıtlarının, sanık tarafından satışı yapılan malların hesap kayıtlarının bilirkişiye tevdii edilerek; sanığın satmış olduğu malların miktarı, satım tarihleri ve şirket hesabına aktarmadığı bedellerin tarihine göre tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabul ve uygulamaya göre de;
TCK"nın 53/1. maddesi ile düzenlenen hak yoksunluğunun hürriyeti bağlayıcı cezanın kanuni sonucu olarak uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/04/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.