15. Hukuk Dairesi 2017/2174 E. , 2018/4219 K.
"İçtihat Metni"Davacı ... Mimarlık Dekorasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davalı ... Grup Müh. İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti., ihbar olunan İlko İlaç San. ve Tic. A.Ş. arasındaki davadan dolayı ... ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 06.11.2014 gün ve 2014/1660-2014/440 sayılı hükmü bozan Dairemizin 03.07.2017 gün ve 2016/418-2017/2707 sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair kararının davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizden verilen 03.07.2017 gün 2016/418 Esas 2017/2707 Karar sayılı bozma ilamına karşı davalı vekilince yasal süresi içinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Davacı ile davalı arasında dava dışı ... İlaç San. ve Tic. A.Ş."nin ..."da yapmakta olduğu ilaç üretim tesisleri hijyenik partisyon duvar, asma tavan ve aksesuarlarının yapımı konusunda 01.06.2010 tarihli sözleşme imzalanmıştır. Davacı, bu sözleşmeye dayalı yaptığı iş ve imalâtlardan 12.01.2012 tarih 18541 seri nolu 83.515,68 TL fatura bedelinin ödenmediğini ileri sürerek ... ... 7. İcra Müdürlüğü"nün 2012/1573 sayılı takip dosyasınında ilamsız icra takibi yapmış, itiraz üzerine itirazın iptâli ve takibin devamı istemli eldeki davayı açmıştır. Takip dayanağı fatura 12.01.2012 düzenleme tarihli olmakla birlikte bilirkişi kurulunun 10.09.2014 tarihli ek raporuna göre 08.03.2011 tarihinden sonra ataşman ve belgeleri bulunmadığından faturadaki iş ve imalâtların 08.03.2011 tarihinden önceki imalâtlar için düzenlendiği anlaşılmaktadır.
26.08.2011 tarihli tarafların kaşeleri üzerinde yetkililerin imzasını taşıyan mutabakat belgesinde davalının davacıya 15.160,49 TL borçlu bulunduğu kabul edilmiştir. Bilirkişi kurulunun rapor ve ek raporuyla davacı şirketin hesaplarında da 16.08.2011 tarihi itibariyle davacının 15.160,49 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Yine davalı tarafından davacıya hitaben yazılan 26.09.2011 tarihli yazıda da bu tarih itibarıyla davalının davacıya KDV dahil 4.668,55 TL borçlu olduğu ve ödeneceği kabul edilmiştir. Bilirkişi raporunda da bu tarih itibariyle taraf defterlerinin birbiriyle uyumlu olduğu ve davacının davalıdan 4.668,55 TL alacaklı göründüğü tesbit edilmiştir. Davacının davalının defterinde de kayıtlı olan 4.668,55 TL"lik cari hesap alacağının tahsili için talebi olmayıp talebi 12.01.2012 tarihli faturaya ilişkindir.
Davacı, 16.08.2011 tarihli hesap mutabakatı ve davalının kalan borcunun 4.668,55 TL olduğuna dair 26.09.2011 tarihli kabul beyanından sonra işe devam ederek imalât yaptığını ileri sürüp yasal delillerle kanıtlayamamıştır.
Bu durumda, taraf defterleri ve dosya üzerinde inceleme yapan bilirkişi kurulu raporu, hesap mutabakatı ve tüm dosya kapsamına göre davalının davacıya ihtilâf konusu fatura hariç 4.668,55 TL borçlu olduğu, takip 12.01.2012 tarihli 83.815,68 TL meblağlı faturaya dayalı olarak yapıldığı ve itirazın iptâli davalarında takip dayanağı belge ve faturalarla sınırlı olarak inceleme yapılması zorunlu olduğundan takip konusu olmayan 4.668,55 TL alacakla ilgili bu davada hüküm kurulamayacağı, takip dayanağı 12.01.2012 tarihli fatura mevcut ataşmanlara göre 08.03.2011 tarihinden önce yapılan iş ve imalâtlar için düzenlenmiş olup bu tarihten sonra düzenlenen 16.08.2011 tarihli mutabakat belgesinde tarafların mutabakat tarihi itibarıyla davacının davalıdan 15.160,49 TL alacaklı olduğunu kabul ettikleri, davacı tarafça sözleşmenin mutabakat belgesi ve defterinde yapılan ödemeler düşüldükten ve 26.09.2011 tarihinde davalıdan 4.668,55 TL alacaklı olduğuna dair kaydı yapmasından sonra işe devam ederek takip dayanağı faturadaki işleri yaptığını yasal delillerle kanıtlayamadığından mutabakattan önceki iş ve imalâtların ayrıca araştırılmasına gerek olmayıp mahkemece davanın reddine dair kararı usul ve yasaya uygun olup onanması gerekirken mutabakattan sonra iş ve imalât yapıldığının ispatlanmamış oluşu gözden kaçırılarak bozulduğu bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından karar düzeltme talebinin kabulü uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 03.07.2017 gün 2016/418 Esas 2017/2707 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak, davacının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyen davalıya geri verilmesine, 01.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.