13. Hukuk Dairesi 2019/1325 E. , 2019/3912 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı banka, davalı ile arasında eksperlik sözleşmesi yapıldığını, müşterilerine davalı tarafından belirlenen değere göre kredi verdiğini ve belirlenen bedel miktarı kadar ipotek hakkı alındığını, davalının dava dışı müşterinin gösterdiği gayrimenkulün değerini rayiç değerinin çok üstünde belirleyerek müvekkili bankayı zarara uğrattığını ve zararın tazmini amacıyla yapılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini belirterek takibin devamını dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davasının kısmen kabulü ile, 32.060 TL"nin 23/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacı banka, kredi kullandırdığı dava dışı ..."ın taşınmazına ilişkin kredi kullandırımından önce davalıya ekspertiz incelemesi yaptırmış olup davalı tarafından, taşınmazın A blok 5. Kat 23.nolu daire olduğu değerinin 65.000 TL olduğu yönünde kanaat bildirmiştir. Davacı bankaca rapora konu taşınmaz üzerine 1. Dereceden 75.000 TL bedelli ipotek tesis etmiş, dava dışı ..."ın kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle başlatılan takipte yapılan kıymet taktirinde taşınmazın üzerinde inşaat olmadığı için arsa payının 16.000 TL olduğu belirtilmiştir. Davacı, somut olayda davalının ekspertiz raporuna göre dava dışı ..."a kredi kullandırdığı, ekspertiz raporunda taşınmazın niteliği itibariyle daire olarak belirtilmesine rağmen anılan dairenin olmadığı, icra takibinde sadece arsa payının belirlendiğini ileri sürerek zararının tahsilini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davasının kısmen kabulü ile, 32.060 TL"nin 23/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Dava taraflar arasında düzenlenen gayrimenkul değerleme hizmet sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davalı ..., gayrimenkul değerleme uzmanın (mimar) olup, davacı bankanın genel kredi sözleşmesi uyarınca dava dışı ... ...’na verdiği krediye teminat oluşturmak üzere ipotek koyduğu taşınmazın, gerçek değerinin tespiti için gayrimenkul değerleme raporu düzenlemiştir. Davacı taraf, davalının düzenlediği raporun gerçeğe aykırı olduğunu belirterek uğradığı zararın tazmini için eldeki davayı açmıştır.
Davacı ...... ... Şubesi ile davalı gayrimenkul değerleme uzmanı ... arasında imzalanan 14.3.2007 tarihli Ekspertiz Hizmet Sözleşmesinde davacı bankanın ekspertiz hizmeti satın alan, davalı ..."ın ekspertiz hizmeti veren olduğu, sözleşmesinin 2. maddesinde, sözleşme konusunun, bankanın vereceği kredilere teminat teşkil edecek gayrimenkullerin rayiç değerinin tespiti edilmesi işi olduğu açıkca yazılmıştır.
Davacı banka, dava dışı asıl borçlu ... ... hakkında ... 5. İcra Dairesinin 2010/3444 Esas sayılı icra dosyasında, 64.672,28 TL asıl alacak ve ferileri olmak üzere toplam 235.593,14 TL alacağın tahsili için 28.6.2010 tarihinde icra takibi başlatmıştır.
Davalı ekspertiz ... tarafından düzenlenen, 4.10.2006 tarihli ekspertiz raporunda, taşınmazın tapu kayıtlarında mesken nitelikli 123 metrekare, 5. Katta bulunan 23 numaralı bağımsız bölüm olup, rayiç değerinin 65.000 TL olduğu tespit edilmiştir. Mahkeme tarafından bilirkişi incelemesi yapılmıştır. 14.10.2010 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmazın 4.10.2006 tarihi itibariyle arsa payı rayiç değerinin 16.000 TL olduğu, 24.12.2010 tarihli bilirkişi raporunda, aynı taşınmazın arsa payı rayiç değerinin 19.200 TL, 27.6.2012 tarihli raporda 12.800 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacı banka, dava dışı asıl borçlu ... ... hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatmıştır.
Davalı gayrimenkul değerleme uzmanı ...’ın zarara neden olduğu iddia edilen ekspertiz raporunda, ipotekli taşınmazın rayiç değeri 65.000 TL olarak belirlenmiştir. Banka, hatalı ekspertiz raporu nedeniyle uğradığı zararı, davalıdan eksperden talep edebilmesi için öncelikle teminat olarak alınan ipoteği paraya çevirmesi ve satıştan sonra ödenmeyen bir alacağının kalması halinde bunun için kesin veya geçici rehin açığı belgesi (İİK m.152, 150/f) alınması, ayrıca asıl borçlu hakkında tüm takip yolları tüketilmesine rağmen, tahsil edilemeyen bakiye alacak için aciz vesikası alınması (İİK m.105) zorunludur. Zira ödenmeyen kredi borcunun, rehin paraya çevrilerek veya asıl borçludan tahsili halinde, eldeki davanın konusuz kalacağı açıktır. Bu nedenle, asıl borçlu hakkında aciz vesikası ve rehin açığı belgesi alındıktan sonra eldeki davaya devam edilmesinde davacının hukuki yararının olduğu kabul edilmelidir. Buna göre, mahkemenin davacı tarafa asıl borçlu hakkında varsa rehin açığı belgesi ve aciz vesikası sunulması için uygun mehil verilmesi, bakiye alacağın kalması halinde eldeki davaya devam edilmesi gerekirken aksine düşünce ile davaya devam edilerek yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.