11. Ceza Dairesi 2020/1232 E. , 2020/2857 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Hernekadar iddianamede suç tarihi 2007, 2009 olarak gösterilmişse de, gerek iddianame anlatımı, gerek iddianamenin atıf yaptığı vergi suçu ve vergi tekniği raporları nedeniyle sanık hakkında 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından dava açıldığı kabul edilerek yapılan incelemede;
A) 2007 yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesi.
2007 yılında sahte fatura düzenleme suçu yönünden suç tarihinin en son aralık ayında matrahlı beyanname verilmesi nedeniyle en aleyhe yorumla 31.12.2007 olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanığa yüklenen “2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun VUK"nin 359/b-1 maddesindeki cezasının üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
B)2008 yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesi:
1-Sanık hakkında “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın tüm ticari faaliyetlerini yasal çerçevede yaptığını savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından;
a) Vergi raporlarının düzenlenilmesi sırasında ifadelerine başvurulan şirket ortakları Bekir Şahin ile Orhan Renklihava"nın tanık olarak dinlenilmesi, kendilerinden sanığı tanıyıp tanımadıklarının, şirketle olan ilişkilerinin ve şirketin suça konu yıllarda ticari hacmi konusunda bilgilerinin bulunup bulunmadığının sorulması,
b)Şirket adına beyannameleri veren muhasebecinin CMK"nin 46/c maddesi uyarınca tanıklıktan çekinme hakkı hatırlatılarak dinlenilmesi, kendisinden sanığı tanıyıp tanımadığı, suç tarihinde suça konu faturaları kendisine getirip getirmediği, verilen beyannamelerin şirketin ticari hacmi ile orantılı olup olmadığının sorulması,
c) Suça konu olan faturaları kullanan şirket yetkilileri hakkında sahte fatura kullanma suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
d) Faturaları kullanan şirket yetkililerinin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması,
e) Faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
aa- Bahsi geçen faturayı düzenleyen sanığa ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin; sanığın yeterli mal girişi, üretimi ya da stoğu olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi,
bb- Daha sonra, sanık ile sanığa ait faturaları kullanan şirketlerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile mahkûmiyetine hükmedilmesi yasaya aykırı,
2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.