6. Ceza Dairesi 2018/3456 E. , 2019/2150 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I- Sanık ... ve savunmanının temyiz itirazının incelenmesinde;
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında mağdur ...’a yönelik yağma suçundan cezalandırılmalarına ilişkin Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.06.2015 günlü kararı, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyizi üzerine Dairemizin 17.01.2017 tarihli kararı ile sanıklar ... ve ... yararına bozulmuş, yerel Mahkeme bozmaya uyup yargılamaya devam etmiş ve kararı temyiz etmeyen ... yönünden bozmanın sirayetine karar vererek cezalandırılmasına hükmetmiştir. Mahkemenin bu hükmü sanık ... ve savunmanı tarafından da temyiz edilmiştir. Temyiz davasının açılabilmesi için bu konuda bir isteğin bulunması gerekir. Sanıklardan birinin temyiz istemi, diğerinin de istemi yerine geçmez. Kanun yoluna başvuru talebi yoksa verilen karar kesinleşerek, kesin olmanın hukuki sonuçlarını doğurur. Temyiz etmeyen sanıkların, hükmü temyiz edenlerden daha ağır bir ceza ile cezalandırılması adalete aykırı olduğundan, yasa koyucu, adli yanılgıları önleme ve adaleti sağlamak için genel kurallardan ayrılmış; temyiz isteminde bulunulmuş gibi inceleme yapılmasında yarar görmüş ve “Bozmanın sirayeti” müessesesini kabul etmiştir. Sirayetin söz konusu olduğu durumlarda, bozma ilamı üzerine verilen uyma kararı ile temyiz etmemiş sanıklar duruşmaya çağrılarak (lehe bozmalarda tebligat yapılarak) haklarında kesin hüküm kaldırılıp yeniden hüküm kurulması gerekmektedir. 1412 sayılı CMUK’un 325. maddesine göre, sanık bozma kararının sonucundan yararlandırılmaktadır. Ancak, temyiz etmişcesine faydalanmanın kabul edilmesi, bu kimsenin bozmadan sonra yeniden verilecek yeni ve son kararı da temyiz edebilmesine olanak tanımamaktadır. Çünkü, sirayet, yasa gereği kabul edilmiş bir haldir. Bu bağlamda sanık sadece bozma kararının sonucundan yararlandırılmaktadır.
Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan 05.06.2015 tarihli hüküm temyiz edilmeden kesinleştiğinden ve sirayet müessesesinin yasal sonucu gereği Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 01.12.2017 gün ve 2017/68 Esas, 2017/383 Karar sayılı kararı ile kurulan hükmü temyiz etme olanağı bulunmadığından, sanık ... ve savunmanının bu konudaki isteklerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 317.maddesi gereğince, tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında yakınanlar ... ve ...’a; sanık ... hakkında yakınanlar ... ve ...’e; yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; sanık ..., sanık ... ve savunmanı ile sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan, reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA,
III- Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...’a yönelik yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise;
İddianamede sanık...’a yüklenen yağma suçunun gerektirdiği cezanın alt ve üst sınırları bakımından hükmün açıklandığı 01.12.2017 tarihli oturumda, adı geçen sanık hakkında savunmanı bulundurulmaksızın hükümlülük kararı verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 150/3, 188/1, 289/3-e maddelerine aykırı davranılması ve böylece savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ile sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.