Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5961
Karar No: 2016/9018
Karar Tarihi: 31.05.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/5961 Esas 2016/9018 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/5961 E.  ,  2016/9018 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilâmında açıklandığı üzere davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.


    Dava; davalı işveren nezdinde 04.07.2006-20.02.2007 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak fiilen çalışıldığının ve aksine Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir
    Gerçek ve fiili çalışmaya dayanmadığı gerekçesiyle iptal edilen sigortalılık sürelerine ilişkin davanın yasal dayanaklarından biri 506 sayılı Kanun’un 79/10. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
    Eldeki dava değerlendirildiğinde; davalı işveren ..."na ait ... sicil numaralı, ... adlı işyeri hakkında, davacı Kurumca yapılan 27.09.2012 tarih ve 2012/144 sayılı denetim ve soruşturma üzerine, davacının da içinde bulunduğu sigortalıların hizmet akdine tabi eylemli çalışmalarının gerçekleşmediğinin belirlendiği; ilgili vergi dairesi tarafından 15.04.2005 tarihinde toptan gıda maddeleri satışına başlayan işyerinin 31.01.2007 tarihinde adresinde bulunmadığından resen terkin edildiği, Kurum"a ise işçi çalıştırmaya 2005/5 döneminde başlandığının, terkinden sonra devam etmek üzere 2008/8 döneminde ise en son işçinin bildirildiği; 22.04.2005 tarihli yoklama fişinde işyeri ... yer almasına rağmen, Kurum kayıtlarına işyeri adresi ... olarak beyan edildiği; 2005-2007 yılları arası muhtasar beyannamelerinin sadece mal kiralanmasından dolayı verildiği, çalıştırılan işçi nedeniyle beyanname verilmediği; işveren davalının ceza
    yargılamasında soruşma aşamasında alınan ifadesinde, işyerinde sadece muhasebeci ..., eşi ... ve şoför ..."ın çalıştığını, bunlar dışındaki sigortalı gösterilen şahısları tanımadığını, işyerinde çalışmadıklarını beyan ettiği; mahkemece ise bordro tanığı olarak, haklarında ceza soruşturması başlatılıp, sanık sıfatıyla yargılanan ve yaklaşık 14 sigortalının rapor kapsamında kendilerinden para aldığını iddia ettikleri ... ve adı birlikte geçen eşi ..."ın dinlendiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemenin davanın kabulüne ilişkin yaptığı değerlendirme, açıklanan somut verilerle örtüşmediği gibi eksik incelemeye dayanmakta olup, hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir.
    Mahkemece yapılacak iş, tarafların gösterdiği delillerle yetinilmeyip, kendiliğinden araştırma yapılarak, davacının çalışmasının gerçekliği ve işin kapsam ve niteliği ile süresinin belirlenebilmesi amacıyla; öncelikle Borçlar Kanunu"nun 53. maddesi (6098 sayılı Kanunun 74. maddesi) hükmü gereğince, kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile hukuk hakiminin bağlı olduğu bilinmeli, bundan hareketle ceza dosyası iş bu dosya arasına alınarak beyan ve tespitler irdelenmeli, bu kapsamda yukarıda özetlenen davalı işverenin ifadesi göz ardı edilmemeli; yine davalı Kurum ve vergi denetmenleri tarafından tanzim olunan rapor ve tutanakların aksinin sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden olduğu gözetilmeli; davacının iptale konu dönemde fiilen hangi işleri yaptığı, hangi sürelerde çalıştığı ve davacıya ödemelerin nasıl yapıldığı, bunlara ilişkin herhangi bir belge bulunup bulunmadığı sorulup belirlenmeli; ardından hükme esas alınan tanıkların zaten soruşturma kapsamında suç isnat edilen ve bir kısım sigortalı gösterilenlerin kendilerinden sigortalı yapılmaları karşılığında para aldığını iddia ettikleri kişiler olduğu nazara alınarak beyanlarına itibar edilmeyeceği gözetilmek suretiyle, re"sen seçilecek, çalışmaları iptal edilmemiş bordrolara geçmiş tanıklar ile aynı çevrede işyeri olan işveren ya da bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler ilgili Kolluk ve Kurum"dan sorulmak suretiyle saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; böylece gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, belirtilen maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 31.05.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi