Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4062
Karar No: 2020/2929

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/4062 Esas 2020/2929 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2019/4062 E.  ,  2020/2929 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.08.2011 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.06.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, 5 ada 3 parsel sayılı taşınmazda dava dışı paydaşlar tarafından toplam 32/40 payın davalıya satıldığını, ancak akitte satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini belirterek davalı adına kayıtlı payın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.
    Davalı vekili, davanın yasal süre içerisinde açılmadığını ve akitte gösterilen bedellerle satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece verilen ilk kararda, davacının bedelde muvazaa iddiası kabul edilerek tapu masrafları ile birlikte 220.045,72 TL depo edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekilinin temyizi üzerine hüküm Dairemizce "Dava konusu 5 ada 3 parsel sayılı taşınmazda dava dışı paydaşlar tarafından 09.11.2010 tarihli akitle 2/5 pay 240.000,00 TL, 11.11.2010 tarihli akitle 1/5 pay 90.000,00 TL bedelle ve 23.12.2010 tarihli akitle 1/5 pay 90.000,00 TL bedelle davalıya satılmıştır. Davacı, önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini belirterek gerçek satış bedelinin tespit edilmesini talep etmiş, dava dilekçesinde dava değerini 160.000,00 TL olarak göstermiştir. 06.03.2014 tarihli keşfe istinaden düzenlenen 21.04.2014 günlü bilirkişi raporunda taşınmazın akit tarihi itibariyle toplam 265.616,80 TL değerinde olduğu, 25.04.2014 tarihli emlakçı bilirkişi raporunda ise taşınmazın değerinin 450.000,00 TL olduğu belirtilmiştir. Yargılama esnasında dinlenen dava konusu akitlerde taraf olmayan davacı tanıklarının satış bedelinin ödenmesi sırasında tarafların yanında olmadıkları, görgüye dayanan bilgilerinin bulunmadığı, duyumlarına göre beyanda bulundukları anlaşılmaktadır. Dava konusu payın keşfen belirlenen değeri de tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir.
    Mahkemece, davacının bedelde muvazaa iddiası ispatlanamadığından davacıya akitlerde gösterilen satış bedeli ve satış masraflarından oluşan toplam bedel üzerinden önalım hakkını kullanıp kullanmayacağı sorularak, kullanılacağının beyan edilmesi halinde tapuda gösterilen satış bedeli üzerinden dava harcı ikmal ettirilerek, daha önce yatırılan önalım bedeli ile tapuda gösterilen bedel arasındaki farkı depo etmesi için uygun süre tanınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de, dava dilekçesinde dava değeri 160.000,00 TL gösterilerek bu miktarı harçlandırmak suretiyle önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulmuş ise de yargılama esnasında harç tamamlanmadan 220.045,72 TL önalım bedeli üzerinden davanın kabulüne karar verilerek harç ve yargılama giderlerinin de bu değer üzerinden hesaplanması yerinde görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne dair verilen ikinci kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce; “Davacı vekili, önalım hakkına konu edilen payın önalım hakkının kullanılmasını önlemek amacıyla tapuda bedelin daha yüksek gösterildiğini ileri sürmüş davasını 160.000 TL üzerinden harçlandırarak, davalı adına kayıtlı payın iptali ile adına tescilini istemiştir. Dairemizin bozma ilamından sonra 420.000 TL üzerinden davacı harcı tamamlamıştır.
    Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Mahkemece, bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından tapuda gösterilen satış bedeli ve tapu harç ve masrafları toplamı 427.552,28 TL üzerinden önalım hakkının tanınmasına karar verilmiştir. Bu durumda iddia olunan bedel ile mahkemenin kabul ettiği önalım bedeli arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücreti takdiri ile yargılama giderinin bu orana göre paylaştırılması gerekirken satış bedelinin tamamı üzerinden davacı yararına vekalet ücreti takdir olunarak yargılama giderlerinin tümünün davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bozulmuş davalı vekilinin diğer temyiz ititrazlarının ise reddine karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Mahkemece, yargılama giderlerinden olan harcın, hem 3 nolu bentte hem de 4 nolu bentte mükerrer olarak belirtilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün “Davacı tarafça yatırılan tamamlama harcı ile birlikte 6.817,00 TL peşin harç, 18,40 TL başvurma harcı, 30,30 TL tedbir harcı olmak üzere toplam 6.865,70 TL"nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla infazda tereddüt yaratmayacak şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklindeki 3 numaralı bendinin hükümden tamamen çıkarılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2020 oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi