Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/16044 Esas 2020/20277 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/16044
Karar No: 2020/20277
Karar Tarihi: 23.12.2020

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/16044 Esas 2020/20277 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi         2019/16044 E.  ,  2020/20277 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Gerekçeli karar başlığında ve hüküm fıkrasında suç adının "Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma" yerine "iftira"" olarak yazılması,
    2- Dosya ve UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede; sanık hakkında aynı mağdura yönelik aynı suç tarihli benzer eylemi nedeniyle hakkında İstanbul (Kapatılan) 63. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2015/504 Esas sayılı dosyasında ve 03.11.2010 tarihinde gerçekleştirdiği benzer eylemi nedeniyle İstanbul 41. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/512 Esas sayılı dosyasında dava açıldığının tespit edilmesi, mağdurun aşamalarda, sanığın ilk olarak 23.04.2010 tarihinde uyuşturucu kullanırken yakalandığından kimlik bilgilerini kullandığını, sanığın bu şekilde kimlik bilgilerini kullanması nedeniyle İstanbul (Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/4110 Esas, İstanbul (Kapatılan) 36. Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/60 Esas, İstanbul (Kapatılan) 38. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/1296 Esas, ve İstanbul (Kapatılan) 22. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/459 Esas sayılı dosyalarında hakkında kamu davası açıldığını beyan etmesi ve bu dosyaların taraf ve akıbetlerine ilişkin belgelerin tamamının denetime elverişli olacak şekilde aslı veya onaylı suretlerinin dosya içeriğinde bulunmaması karşısında, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira suçu bakımından mükerrer cezalandırmanın önlenmesi bakımından, sanık hakkındaki söz konusu dosyaların getirtilerek dosya içine konulması, derdest olmaları halinde birleştirilip; suç ve iddianame tarihleri nazara alınarak aynı mağdura karşı olan eylemi arasında hukuki ve fiili kesinti bulunup bulunmadığı belirlendikten sonra ayrı suç mu oluşturduğu, yoksa zincirleme suç nedeniyle TCK.nın 43. maddesinin uygulanmasının gerekip gerekmeyeceğinin tespiti ve dava dosyasının kesinleşmiş olması halinde ise
    hukuki ve fiili kesintinin olmaması halinde bulunacak sonuç ceza ile kesinleşen hükümdeki sonuç ceza arasındaki fark kadar ek cezaya hükmolunması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 23.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.