4. Ceza Dairesi 2014/19698 E. , 2018/10037 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın temyiz dilekçesi içeriğinden temyiz talebinin hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu anlaşılmakla dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Silahla tehdit ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarında; sanığın, olay yerine gelen polis ekibinin aracına zor kullanılarak bindirildiği, aracın polis merkezine intikal ettiği sırada araçtan inerken "Polis oldunuz da ne oldunuz, çıkışta bekleyeceğim, pompalı tüfeğimle öldüreceğim, beni buraya getirenlerle görüşeceğiz, evde benim anam var eve gitmem lazım, anama bir şey olursa hepinize hesabını sorarım" şeklinde müştekileri tehdit etme ve tekmeler savurması şeklinde gerçekleşen somut olayda; eylemin bir bütün olarak TCK"nın 265/1 ve 43. maddeleri kapsamındaki zincirleme şekilde görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, ayrıca silahla tehdit suçundan da mahkumiyet kararı verilmesi,
2)Kamu görevlisine hakaret suçunda; sanığın müşteki polis memurlarına iddianamede geçen sözlerle hakaret ettiğinin Mahkemece kabul edilmesi karşısında, sanığın hakaret eylemini, birden fazla müştekiye karşı tek bir fiil ile gerçekleştirmesi nedeniyle, sanık hakkında TCK"nın 43/2 maddesinin uygulanmaması,
3)Katılan ..."a karşı işlenen tehdit ve hakaret suçlarında; sanık hakkında müşteki polis memurlarına karşı olan eylemlerden ötürü, bu suçlar nedeniyle verilen hapis cezalarının ertelenmesine karar verildiği halde, katılan ..."a yönelik hakaret ve tehdit suçlarında "eylemin mahiyeti dikkate alınarak sanığın bir daha suç işlemekten çekineceği konusunda Mahkememizde olumlu bir kanaate varılamadığından cezanın ertelenmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurularak, aynı sanık hakkında farklı uygulamalara gidilerek cezaların bireyselleştirilmesinde çelişki oluşturulması,
4)Tekerrüre esas alınan kasıtlı suçun, TCK"nın 191/1. maddesi uyarınca hükmolunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma olması ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında; bu suç yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
5)Katılan ..."a karşı işlenen tehdit ve hakaret suçlarında, bu suçların uzlaşma kapsamında olmayan suçlarla birlikte işlenmediğinin anlaşılması karşısında; tehdit suçu bakımından; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, hakaret suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK"nın 253/3.maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
6) Kabule göre de;
a)Cezaların ertelenmesine karar verilen hükümlerde, temel cezaların alt sınırdan belirlenmesine karşın, erteleme nedeniyle TCK"nın 51/3. maddesi gereğince denetim sürelerinin gerekçe gösterilmeksizin 2 yıl olarak uygulanması,
b)Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının ve TCK 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu;
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.