MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

... Köyü"nde 3402 sayılı Kanunla 5831 sayılı Kanunla eklenen Ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro çalışmalarında 107 ada 1 parsel sayılı taşınmaz, tarla niteliğiyle, beyanlar hanesinde “... oğlu 1947 doğumlu ..."nın kullanımındadır” şerhi ile yine 107 ada 3 parsel sayılı taşınmaz beyanlar hanesinde “... kızı ölü ... mirasçılarının kullanımındadır” şerhi ile, yine 107 ada 4 parsel sayılı taşınmaz ise beyanlar hanesinde kullanıcı durumu belirtilmeksizin Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı ... Yönetimi, 28/06/2010 havale tarihli dilekçe ile, 13 ve 15 nolu OS noktalarının hatalı tatbiki sonucunda orman tahdidinin hatalı uygulandığını, taşınmazların bir bölümünün kesinleşmiş orman kadastrosu içinde kaldığı iddiasıyla tesbitlerin ve parsel sınırlarının kesinleşmiş orman kadastro sınırlarına göre düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekilince temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazda bulunan kullanım durumuna itiraza ilişkindir.
Yörede, 12.08.1985 - 06.07.1987 tarihleri arasında 6831 sayılı Kanuna göre yapılıp 04.03.1988 - 04.09.1988 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde iken 31.12.1981 tarihinden önce nitelik yitirdiği gerekçesiyle orman rejimi dışına çıkartılan alanda kaldığı ve 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen Ek madde 4 uyarınca yapılan güncelleme çalışmasında hata bulunmadığı anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 18/03/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.