MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Silahla tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Mahkemece, olay günü kasabada yapılan nişan töreni sırasında çıkan kavga da sanık ..."ın, mağdurlar ... ve ..."ü silahla tehdit ettiği kabul edilmişse de; sanığın suçlamaları kabul etmemesi, olaya ilişkin tanıkların beyanlarında silahla ateş edildiğine dair görgü ve bilgilerinin olmadığının anlaşılması, olay yerinde silah atıldığına dair bulguya rastlanmaması, mağdurların yargılama aşamasında silah görmediklerini belirtmeleri ve Mahkemece hükme esas alınan mağdurların soruşturma aşamasındaki beyanlarının da kendi aralarında çelişkili olduğu, zira mağdur ..."ün sanık Lütfi Özkan"ın havaya silahla ateş ettiği ancak silahı görmediği şeklindeki beyanının, mağdur ..."ün, sanığın ..."e silahla dört el ateş ettiği, silahın krom kaplama ve Browning marka 14lü bir tabanca olduğu beyanı ile farklılık gösterdiği, bu hususlara ilaveten olaydan on beş gün sonra sanığın evinde yapılan aramada bulunan kuru sıkı tabancanın suçta kullanıldığını ortaya koyan somut bir delilin bulunmaması karşısında; aşamalarda değişkenlik gösteren ve özü itibariyle de birbiriyle çelişkili mağdur beyanları, tanık beyanları ve sanık savunmasıyla birlikte değerlendirilip tatışılmadan yetersiz gerekçe ile mahkumiyet hükmü kurulması,
2)Kabule göre de, hükme esas alınan mağdur ..."ün soruşturma aşamasındaki beyanında, tehdit eylemin yalnızca ..."e yönelik gerçekleştiği anlatılmasına rağmen, sanık hakkında TCK"nın 43/2 maddesinin uygulanması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.