23. Ceza Dairesi 2015/7309 E. , 2016/5431 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık ...: TCK"nın 157/1, 168/2, 62/1, 52/2, 53. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 160 TL adli para cezası.
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın oğluyla bir süre cezaevinde birlikte kalan sanık ..."ın, cezaevinden tahliye olduktan sonra katılanın evine gelip oğlunun boş yere cezaevinde yattığını, ...’dan gelen tanıdığı bir savcının kendisini cezaevinden çıkardığını ve isterse oğlunu da savcı ile görüşüp cezaevinden çıkarttırabileceğini söylediği, bu kapsamda konuyu görüşmek üzere sanığın babası diğer sanık ...’nin evine gidip kahvaltı yaptıkları esnada konu görüşülürken sanık ...’nin duruma sessiz kalarak sanık ...’ın dolandırıcılık eylemine iştirak ettiği, katılanın sanıklara inanarak bir arkadaşından borç alıp 500 TL’yi sanık ...’a verdiği, böylece sanıkların dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda;
1- Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne gelince,
Sanığın hileli söylem ve davranışlarla katılandan 500 TL para aldığı anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 20 gün olarak tayin edilmesi,
b) 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "YİRMİ GÜN", "ON GÜN", “SEKİZ GÜN” ve "160 TL" ibarelerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "BEŞ GÜN", "İKİ GÜN", “BİR GÜN” ve "20 TL" ibarelerinin eklenmesi; yine, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet,
vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.