14. Hukuk Dairesi 2014/35 E. , 2014/2357 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Serik 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/05/2013
NUMARASI : 2012/491-2013/242
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.04.2006 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen 06.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili ve davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Dava, Antalya 2. Hukuk Mahkemesinden alınan yetki belgesine dayalı olarak .. ada .. ve .. ada .. parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesi isteğine ilişkindir.
Bir kısım davalılar vekili sadece borçlu G. A. hissesine düşen taşınmazlar yönünden satış suretiyle ortaklığın giderilmesini, kendi hisseleri yönünden davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak davacının davasının kısmen kabul kısmen reddin ile dava konusu ..ada.. parsel, .. ada .. parsel ve .. parsel no"lu taşınmazlardan iştirakli ortak G.. A."ın borcu olan 266.481,29 TL"ye yetecek kadar olan kısmın satışı yoluyla ortaklığın giderilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Hükmü bir kısım davalılar vekili ve davacı vekili temyiz etmiştir.
Elbirliği mülkiyetinde borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İİK"nın 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip, icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir. Paylı mülkiyette ise, borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun payının satışını isteyebileceğinden İİK"nın 121. maddesi uyarınca İcra Mahkemesinden aldığı yetki belgesine dayanarak taşınmazın paydaşlığının giderilmesini isteyemez.
Somut olayda; dava konusu edilen ve satışına karar verilen dava konusu .. ada . .. ada . ve ..parsel sayılı "arsa" cinsli taşınmazlar borçlu davalı A. kızı G.A."ın payı yargılama sırasında yapılan intikal ve taksim sonucu 30.06.2010 tarihli intikal suretiyle paylı mülkiyete dönüştüğünden anılan borçlunun müşterek payının satışı mümkün hale geldiğinden davalı A. kızı G. A."ın payının haczi ve satışı mümkün olduğundan mahkemece dava konusu ..ada ., .. ada . ve ..parsel sayılı "arsa" cinsli taşınmazlar yönünden davanın reddine karar verilmelidir.
Ayrıca davaya konu taşınmazlardan icra takibine konu borç miktarına göre borca yetecek kadar taşınmazın "müşterek mülkiyete tabi olan .. ada . .. ada .. ve..parsel sayılı "arsa" cinsli taşınmazlardaki ve yargılama sırasında Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 22.06.2009 tarihli 2009/5275 E. 5951 K. sayılı kararı ile onanan .. no"lu parsel sayılı taşınmazdaki borçlu davalı A. kızı G. A."ın payının değeri de dikkate alınarak belirtilen dört adet taşınmaz yönünden mahsup edilerek bakiye borca yetecek kadar taşınmazın satılarak ortaklığın giderilmesine, hüküm sonucunda satılmasına karar verilen taşınmazların parsel numaraları ayrı ayrı gösterilmek suretiyle fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Ayrıca satış bedelinin taraflara tapu kaydı ve veraset ilamındaki payları oranında dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken, satış bedelinin ne şekilde paylaştırılacağı belirtilmeden hüküm kurulması da doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 24.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.