Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/32
Karar No: 2012/6850
Karar Tarihi: 09.07.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/32 Esas 2012/6850 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın konusu tapu iptali, tescil ve alacak davasıdır. Davacı, 928 parsel sayılı taşınmazın özel parselasyon krokisinde gösterilen hisselerinin satın alındığını ve zilyet olunduğunu ancak tapu sicilinde devir sağlanmadığını belirtmiştir. Davalı kayıt maliki ise taşınmazı tapuda davalı diğer şahsa satış yoluyla devretmiştir. Mahkeme, satın alma ve zilyetlik koşullarının oluştuğu, davacının harici satış nedeniyle üzerine düşen edimlerini yerine getirdiği, davalı kayıt malikinin durumu bilebilecek konumda olması nedeniyle iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, tapuda kayıtlı bir taşınmazın haricen satışının geçersiz olduğu ve tapu iptali ve tescil davasının reddedilmesi gerektiği belirtilmektedir. Davacının bedel talebine ilişkin olarak, harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmin edilmesi gerektiği ifade edilmektedir. Kararda Tapu Kanunu, Borçlar Kanunu ve Türk Medeni Kanunu'nun ilgili maddelerine yer verilmektedir.
8. Hukuk Dairesi         2012/32 E.  ,  2012/6850 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve alacak

    ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali, tescil ve alacak davasının kabulüne dair Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 27.05.2011 gün ve 730/417 sayılı hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... Özrütk vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma talebinin değer yönünden reddine karar verilerek, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R


    Davacı vekili, dava konusu 928 parsel sayılı taşınmazın özel parselasyon krokisinde 95, 96, 108 ve 110 numarayla gösterilen hisselerinin vekil edeni tarafından satın alındığını, bina inşaası ve ağaç dikmek suretiyle zilyet olunduğunu, sözlü uyarıları ve ihtarname tebliğine rağmen tapu sicilinde devir sağlanmadığını, davalı kayıt maliki ...’ın taşınmazı tapuda diğer davalı ...’e satış yoluyla devrettiğini açıklayarak, satın alınan hisseler toplamı 1120 m2 taşınmaz bölümüne ilişkin tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tesciline; olmadığı takdirde fazla hakları saklı tutularak 7100 TL.nin faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ..., uyuşmazlık konusu parselin dava dışı ...tarafından 1993 yılında satın alınarak üzerine tescil edilip, yine aynı şahıs tarafından vekaleten 2004 yılında satıldığını, aslen taşınmazın yalnız 200 m2 bölümünün zilyedi bulunmakta iken, zilyetliğinde bulunan taşınmaz bölümünü de sattığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, harici satışın geçersiz bulunduğunu, vekil edeninin tapuda satın aldığını ve iyiniyetli olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, satın alma ve zilyetlik koşullarının oluştuğu, davacının harici satış nedeniyle üzerine düşen edimlerini yerine getirdiği, davalı ...’nin durumu bilebilecek konumda olması nedeniyle iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 928 parselin tapu kaydının kısmen iptali ile 1120/ 9080 payın davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu 9080 m2 yüzölçüme sahip ve bağ vasıflı 928 nolu parsel; 11.2.1967 tarihinden itibaren tapuya kayıtlı bulunmaktadır. Dosya arasında mevcut tapu kayıtlarına göre; davalı ... alım suretiyle 28.6.1993 tarihinde maliki olduğu nizalı parseli, tapuda yapılan satışla 7.10.2004 tarihinde davalı ...’e devretmiştir.
    Davacı, uyuşmazlık konusu taşınmazın bir bölümünü haricen 1994 yılında yapılan özel parselasyonu takiben satın aldığını açıklayarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Harici satışın yapıldığı tarihte dava konusu 928 parsel sayılı taşınmaz tapuda kayıtlı bulunan bir yerdir. Tapuda kayıtlı bulunan bir taşınmazın haricen satışı Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanununun 26.maddesi hükümleri karşısında geçersizdir. Böyle bir satış haricen satın ve devralan kişiye tapu kaydının iptali ve adına tescili yönünde bir hak bahşetmez. Bu nedenle tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru değildir.
    Öte yandan, davacının iptal ve tescile ilişkin isteğinin kabul edilmemesi halinde bedel talebinde bulunmaktadır. Az yukarıda açıklandığı gibi davacı dava konusu taşınmazın 1120 m2 bölümünü tapu dışı yolla satın aldığını bildirmiş ve bir kısım senetler ibraz etmiştir. 10.7.1940 tarih ve 2/77 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararına göre harici satışın hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler. Bilindiği üzere geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve eski hale getirmede mal varlığında artış olan tarafın yükümlülüğünün bulunduğunu ifade eder. Ülkemizde yaşanan ve uzun yıllar boyu yüksek oranlarda seyreden enflasyon nedeni ile belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu bir gerçektir. Hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gözardı edilmemelidir. Davacının harici satış nedeniyle davalı yana bedel ödediğinin kanıtlanması halinde harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. Mahkemece davacı tarafın bedel isteğine ilişkin araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, yine 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 775,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 09.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi