Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1986
Karar No: 2019/4543

Hırsızlık - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/1986 Esas 2019/4543 Karar Sayılı İlamı

Özet:


17. Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanık hakkında hırsızlık ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçlarından mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Hırsızlık suçuyla ilgili temyiz isteminin incelenmesinde, suçun gece vakti işlenmiş olması sebebiyle 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanmaması ve eksik ceza tayini yapıldığı belirtilerek hüküm bozulmuştur. Kimlik bilgileri kullanma suçuyla ilgili ise, suçun zamanaşımı süresinin dolmadığı ve sanığın savunma hakkının kısıtlandığı gerekçesiyle hüküm yine bozulmuştur. Temyiz dışı sanıkın bağlı olduğu kişi tarafından yapılan iftira nedeniyle sanığa indirimli ceza verilmesi de eksik ceza tayini olarak değerlendirilmiştir. Kararın sonunda, 5237 sayılı TCK'nın 58. ve 267/8. maddeleri, 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 324. maddesi ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesi detaylı bir şekilde açıklanarak yer almıştır.
17. Ceza Dairesi         2019/1986 E.  ,  2019/4543 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
    Sanık hakkında birden fazla kişiyle birlikte, gece vakti konut dokunulmazlığının ihlali suçundan zamanaşımı süresinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
    I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    UYAP"tan alınan güneşin doğuş batış çizelgesine göre, suç tarihinde güneşin saat 17.31"de battığı, saat 18.31"den sonraki zaman diliminin gece vakti olduğu, olay tutanağına göre suçun saat 23.00 sıralarında işlendiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 143. maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini ve ayrıca UYAP"tan alınan adli sicil kaydına göre, sanığın tekerrüre esas sabıkası olmasına karşın sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından, bozma sebebi yapılmamıştır.
    Dosya kapsamına göre diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Önceki hüküm sanık tarafından temyiz edilmiş olduğundan sanığın lehine olan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama giderlerinin sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi ve bozma ilamı öncesindeki yargılama giderinin ise 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin göz ardı edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından yargılama giderine ilişkin kısım çıkartılarak yerine ""6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan bozma öncesi yargılama giderlerinin ve ayrıca sanığın lehine olan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama giderlerinin Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    II-Sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nun 268/1. maddesi delaletiyle 267. maddesinde düzenlenen suça uyduğu, aynı Kanun"un 267/8. maddesinin “İftira suçundan dolayı dava zamanaşımı, mağdurun fiili işlemediğinin sabit olduğu tarihten başlar.” şeklinde düzenlendiği, mağdur ... hakkında müştekiye yönelik hırsızlık suçundan beraat kararı verildiği, bu kararın 05/02/2016 tarihinde kesinleştiği ve dava zamanaşımı süresinin başlangıç tarihinin de 05/02/2016 tarihi olduğu göz önüne alındığında, atılı suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre TCK"nun 66/1-e maddesi uyarınca öngörülen 8 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    UYAP"tan alınan adli sicil kaydına göre, sanığın tekerrüre esas sabıkası olmasına karşın sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından, bozma sebebi yapılmamıştır.
    Dosya kapsamına göre diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 10.01.2007 tarihli iddianame ile sanığın 5237 sayılı TCK"nun 206/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davasının açılmasına karşın; 5271 sayılı CMK"nun 226. maddesi gereğince sanığa ek savunma hakkı tanınmadan sanığın TCK"nun 268/1. maddesi delaletiyle 267. maddesi uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmesi suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    2-09.06.2006 tarihli telefon ihbar tutanağı, kolluk görevlilerince düzenlenen 09.06.2006 tarihli fezleke ve tüm dosya kapsamına göre, temyiz dışı sanık ..."ün babası olan ..."ün kolluk kuvvetlerine müracaat ederek sanık ..."in, mağdur ..."in kimlik bilgilerini kullandığını ve ... ismiyle cezaevinde bulunduğunu söylemesi üzerine, kolluk görevlilerince yapılan çalışmalar sonucunda yakalanarak sanık ..."in parmak izinin alındığı ve sanığın, mağdur ..."e ait kimlik bilgilerini kullanıldığının anlaşıldığı olayda; kolluk kuvvetlerine yapılan müracaat sonrasında ve kolluk görevlilerince yapılan çalışmalar sonucunda sanığın gerçek kimliğinin ortaya çıktığının anlaşılması karşısında; sanığın, mağdura ait kimlik bilgilerini kullandığı şeklindeki atılı suçu kabule yönelik beyanının iftiradan dönme olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında iftira suçundan hükmolunan cezadan aynı Kanun"un 269/1. maddesi uyarınca indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
    3-Önceki hüküm sanık tarafından temyiz edilmiş olduğundan sanığın lehine olan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama giderlerinin sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi ve bozma ilamı öncesindeki yargılama giderinin ise 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin göz ardı edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca yeniden hüküm kurulurken kazanılmış hakkın gözetilmesine, 02/04/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi