12. Ceza Dairesi 2014/18939 E. , 2015/6936 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanun"un 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52/2, 53/1, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargılama sırasında, suçtan zarar gören ... Bakanlığı"nı temsile haiz olan ... Koruma Bölge Kurulu ile yazışma yapıldığından, suçtan zarar gören kurumun davadan haberdar olduğu değerlendirilmiştir.
Anayasa Mahkemesi"nin 13/10/2012 tarih, 28440 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2011/18 Esas, 2012/53 sayılı kararı ile 08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun"da yapılan değişiklikler değerlendirildiğinde; Yüksek Mahkemece “mülkiyet hakkı ihlali” iddiasının kabul edilmediği, ancak, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan “belirlilik ilkesi” ne göre, kişilerin maliki bulundukları taşınmazların korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı niteliğiyle tescilli olduğunu ya da sit alanı içerisinde kaldığını öğrenmeleri gerektiği hususunun vurgulandığı, iptal hükmündeki gerekçeler doğrultusunda, 2863 sayılı Kanunun “tespit ve tescil” başlıklı 7. maddesinin 6498 sayılı Kanun ile değiştirildiği, buna göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edilmesi; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulması gerektiği; belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılacağı; 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliklerin amacının ilgili kurul kararlarından muhataplarını haberdar etmek olduğu;
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, ... Koruma Kurulu"nun 28/09/2009 gün, 947 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde yer alan, ... ilçesi,... köyü sınırlarında bulunan köy boşluğuna konut olarak kullanma amaçlı inşai müdahalelerde bulunulduğundan bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, ilgili Kurul kararının 2009 yılında ilanının yapıldığı, müdahalede bulunulan taşınmazın hazineye ait köy boşluğu olması sebebiyle eylemin hukuka uygun bir zeminde icra edilmediği ve izne bağlanmasının mümkün olmadığı, çevrede yaşayan şahıslar tarafından suça konu taşınmazın bulunduğu bölgenin 1. derece arkeolojik sit alanı vasfında olduğunun bilindiği, bu kapsamda sanığın, dava konusu yerin sit alanı içerisinde yer aldığını bildiği, buna rağmen Kurul"dan izin alınması mümkün olmayan dava konusu taşınmaz üzerine fiziki ve inşai müdahalede bulunulduğu, üzerine atılı suçu işlediğinin tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, suç tarihi itibariyle sorumluluk alanı suça konu taşınmazın bulunduğu yeri kapsayan Koruma Uygulama Denetim Bürosu"nun bulunmadığı, 6498 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesinde öngörülen yaptırım miktarında sanık lehine herhangi bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 28/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.