22. Hukuk Dairesi 2015/12272 E. , 2016/17335 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil, maaş alacağı ile fazla mesai ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı asıl işveren işyerinde yapmış olduğu çalışmalardan kaynaklanan işçilik alacaklarını dava dışı alt işveren şirketten İş Mahkemesi "nin ..../... esas, ...../.... karar sayılı dosya üzerinden görülen davada talep ettiğini, taleplerinin kabul edildiğini, kabul edilen alacaklarının bir kısmının alt işverenden tahsil edildiğini ancak ödenmeyen alacaklar yönünden davalı Belediyenin asıl işveren olarak müteselsil sorumlu olduğunu beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, ücret, ulusal bayram ve genel tatil ve fazla çalışma alacaklarını talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, alacakların zamanaşımına uğradığını, ihale makamı olarak kendilerine sorumluluk atfedilemeyeceğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 100. maddesinde “Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. Aksine anlaşma yapılamaz. Alacaklı, alacağın bir kısmı için kefalet, rehin veya başka bir güvence almış ise, borçlu kısmen yaptığı ödemeyi, güvence altına alınan veya güvencesi daha iyi olan kısma mahsup etme hakkına sahip değildir." kuralı düzenlenmiştir.
Madde hükmü uyarınca borçlu para borcunun faiz ve masraflarını ödemede temerrüde düşmemişse yaptığı kısmi ödemeyi anapara borcuna mahsup etme hakkına sahiptir. Bu durumda borçlu, faiz ve masrafları ödemede temerrüde düşmüşse yaptığı kısmi ödeme öncelikle gecikmiş faiz ve masraf borçlarına mahsup edilecektir. Hukuk Genel Kurulunun ....... tarih ve ..../...-. esas, ....../... karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, ödemelerin öncelikle asıl alacaktan düşülebilmesi için, borçlunun faiz ve masrafları ödemede gecikmemiş olması zorunludur.
Somut olayda dava konusu alacaklardan davalı asıl işveren Belediye ile dava dışı alt işveren şirket kanunen birlikte sorumludur. Birlikte sorumluluk gereği borçlulardan her biri tarafından yapılan ödeme miktarınca diğer borçlular da borçtan kurtulmuş olur. Bu sebeple mahkemece davacının söz konusu alacakların tahsiline yönelik olarak yapmış olduğu icra takibinde, dava dışı alt işverence yapılan ödemeyi dikkate almış olması yerinde olmuşsa da yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde yapılan ödemenin öncelikle faiz ve yargılama giderlerinden mahsubu gerekir. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin yapılan ödemenin ana borçtan tenzili ile yapılan hesaplamaya göre yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.06.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.