Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/78
Karar No: 2019/4901
Karar Tarihi: 17.09.2019

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/78 Esas 2019/4901 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu davada, kadastro çalışması sonucu 118 ada 33, 37 ve 39 parsel numaralı taşınmazların davalı adına tespit edilmesi üzerine, davacı Hazine tarafından davalı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı iddiasıyla tespitlerin iptali ve taşınmazların Hazine adına tescili istenmiştir. Mahkeme cevap olarak, taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davalı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine, taşınmazların tesciline karar vermiştir. Kararda, dava konusu taşınmazın Geçici 8. madde gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edildiği belirtilmiş, ve adına tescil kararı verilen davalı yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu tespit edilmiştir. Hükmün ONANMASINA karar verilmiştir. Kanunlar: 3402 sayılı Kadastro Kanunu, Hazırlık ve İmar Kanunu'nun 766 sayılı Kanunu, Harçlar Kanunu, 6099 sayılı Kanun'un 16. maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen 36/A madde.
20. Hukuk Dairesi         2017/78 E.  ,  2019/4901 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmasında ...... köyünde bulunan 118 ada 33 parsel 2033,49 m² yüzölçümü ve tarla niteliğiyle, 118 ada 37 parsel 2630,35 m² yüzölçümü ve tarla niteliğiyle, 118 ada 39 parsel 1688,39 m² yüzölçümü ve bağ niteliğiyle belgesizden davalı adına tespit edilmiştir.
    Davacı Hazine vekili, 09.02.2016 havale tarihli dilekçesiyle .....118 ada 33, 37 ve 39 parsel numaralı taşınmazların orman niteliğinde olduğu ve davalı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı iddiasıyla tespitlerinin iptali ve taşınmazların Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davalı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine, taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından esasa yönelik olarak, davalı vekili tarafından vekalet ücreti taktiri yönünden temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1973 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 5. maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davalı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek davanın reddine ve 3402 sayılı Kanunun 31/3. maddesi uyarınca davalı yararına maktuan vekalet ücreti taktir edilmesine dair hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı ve davalı vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/09/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi