MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret, güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Düşme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın dairesini 2004 yılında sanıklara kiraladığı, 2008 yılında satın almış olduğu mobilyaları da bu daireye getirerek sanıkların kullanımına tahsis ettiği, sanıklardan ... "ın 2008 yılında çalışmak amacıyla ... "sine gitmesi nedeniyle diğer sanık ..."in 2009 yılında kullanması için kendisine bırakılan mobilyaları da alarak evden ayrıldığı, katılanın mobilyalarını istediği ancak eşyaların iade edilmediği, katılanın 18/12/2010 tarihinde yine mobilyaları istemek amacıyla sanıklardan Abbas ile telefonda görüşürken bu sanığın katılana küfür ettiği bu şekilde sanıklardan ..."ın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma sanık ..."ın da hakaret suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık ... hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu bakımından yapılan incelemede;
Sanığın eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmayıp, TCK"nın 155/1. maddesinde yazılı basit güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu,bu suçun takibinin şikayete tabi olması nedeniyle altı aylık şikayet süresi içerisinde şikayette bulunulmadığı anlaşıldığından verilen düşme kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında hakaret suçu bakımından yapılan incelemede;
Katılanın duruşmada sanık hakkında hakaret suçundan dolayı bir şikayetinin bulunmadığını bildirmiş olması karşısında, hakaret suçunun da soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nın 73/6. maddesi gereğince sanığın şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorulduktan sonra sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan,hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.