Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Ş. Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1965 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici taşlık olarak bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında davacı B.. Z.. kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine, davacı B.. Z.. irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 1/2"şer payla adlarına tescil istemiyle, 26.02.2013 tarihinde dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, 22.11.2013 havale tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 13065.57 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yeni ada ve parsel numarası verilerek 1/2"şer pay oranında davacılar Bayram ve B.. Z.. adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunu"nun 1. maddesi uyarınca büyükşehir belediyesi sınırlarının tüm ilin mülki sınırları haline geldiği nazara alınarak ilgili kamu tüzel kişisi olarak Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığının da davaya dahil edilmesi gerekir. Mahkemece, taraf teşkili sağlanmadan ve davacılar B. ve B.. Z.. için zilyetlikle edinim koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğine dair yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulması yerinde değildir. Öncelikle Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığına usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmalı, dava tarihi olan 2013 yılından geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosyaya konulmalı, bundan sonra 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ile jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetleri aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı, temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları değerlendirilmeli, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu vasıtasıyla önceki raporu da irdeler şekilde, taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı, zilyetliğin kimden kime ne zaman geçtiği ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığı hususları ve de komşu parseller ile dava konusu taşınmaz arasında nitelik farkı olup olmadığı özellikle belirtilmeli, ondan sonra toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece belirtilen hususlar yerine getirilmeden eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.